BEIJING’DE GÖZDEN KAÇAN NEŞELİ BİR PARK

Beijing’e dair en sevdiğim şeylerin başında çok sayıda güzel parka sahip olması geliyor. Cennet Tapınağı’nın batısındaki Taoranting (陶然亭公园), Batılı ziyaretçilerin pek bilmediği parklardan biri.

(BRIAN SALTER /China Today Türkiye) – Yapımına 1952’de başlanan ve 1956’da açılan Taoranting, Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra inşa edilen ilk modern şehir parkıydı. Burayı her gün 60 bin kişi ziyaret ediyor.

Park adını 1695’te inşa edilen ve resmen Çin’in (Changsha’daki Aiwan Pavyonu, Chuzhou’daki Zuiweng Pavyonu ve Hangzhou’daki Huxin Pavyonu’yla birlikte) dört ünlü tarihi pavyonundan biri olan Taoran Pavyonu’ndan alıyor (“Taoran” Çince’de neşe anlamına geliyor). Pavyonun inşasına Jiang Zao (江藻) nezaret etti ve pavyona adını Tang Hanedanlığı dönemi şairlerinden Bai Juyi’nin bir dizesinden ilham alarak verdi: “Kasımpatılar sarıya döndüğünde ve ev yapımı şarap dinlendiğinde, seni içeceğim ve neşeleneceğim.” (更待菊黄家酿熟,与君一醉一陶然)

Taoran Pavyonu, göllerden birinin merkezinde yer alan ve günümüzden 700 yıl önce, Yuan Hanedanlığı (1271- 1368) döneminde inşa edilmiş Cibei Tapınağı’nın bir parçası. Müzesi bir çok tarihi eser barındırıyor; bunların arasında bazı stel oymalar ve geçmişi Savaşan Devletler’e (M.Ö. 475-221) kadar geri giden çok sayıda tarihi kalıntı bulunuyor.

İKİ DEVRİMCİNİN MEZARI

Alimler şiirlerini ve denemelerini okumak, yazmak için sık sık bu pavyonu ziyaret ediyor. 20. yüzyılda bir çok ünlü devrimcinin Taoran Pavyonu’yla yakın bir ilişkisi oldu. Qing Hanedanlığı’nın (1644-1911) son dönemlerinde Kang Youwei, Liang Qichao ve Tan Sitong buraya 1898 Reform Hareketi’ni planlamak için geldi. Çin Cumhuriyeti’nin (1912-1949) ilk yıllarında Sun Yat-sen pavyonda politik toplantılara katıldı. 6 Ağustos 1920’nin öğleden sonrasında Beijing ve Tianjin’den beş ilerici dernek pavyonda Zhou Enlai ve Li Dazhao’nun da katıldığı ortak bir toplantı düzenledi. İki devrimcinin, Gao Junyu ve Shi Pingmei’nin mezarları Merkez Adası’nın kuzeyinde bulunuyor.

Huaxia Mingyuan’daki E-Chi isimli taş anıt.

İmparatorluk döneminde manzara pek de iç açıcı değildi. Pavyonun kuzeyinde tek katlı binalardan oluşan bir yerleşim alanı, doğusunda da bir grup terk edilmiş mezar vardı. Güneyde çıplak şehir duvarları, batıda da sazlarla dolu sığ bir su birikintisi yer alıyordu. Aslına bakarsanız, burası 1949’da Halk Cumhuriyeti kurulana dek sineklerin üreme alanıydı.

Yeni Halk Cumhuriyeti yönetimi atıl bataklığı üç göle dönüştürdü—Doğu Gölü, Batı Gölü ve Güney Gölü. Üç kemerli köprüleri ve su kenarındaki salkım söğütleriyle üç göl yıl boyunca ihtişamını koruyor. Çıkarılan toprak gölün çevresinde yedi tepe oluşturacak şekilde yığılmış; sonrasında bunlar çiçeklendirilmiş, üzerlerine ağaçlar ve çalılar ekilmiş. Şu anda 60 hektarlık parkın yüzde 30’u göllerden oluşuyor. Kış aylarında göller donuyor ve küçük bir bölgeye insan yapımı kar dökülerek kayak yapmaya uygun bir yamaç oluşturuluyor.

 

PARKIN İÇİNDE PARK

Bu park Çin’in diğer parklarıyla ortak bir özelliğe sahip: “Parkın içinde bir park” yer alıyor.  1985’te halkın kullanımına açılan ve Huaxia Mingyuan (Çin Ünlü Pavyonlar Bahçesi) adını taşıyan bu mini parkta toplam 36 pavyon bulunuyor. Bunların 10’u Çin’in 10 şehrindeki tanınmış pavyonların tam boyutlu replikası. Ben özellikle E-Chi Stel Pavyonu’nu beğeniyorum. Buradaki üç köşeli tek pavyon bu. Bazı mağara efektleri pek hoş olmayıp biraz yapmacık dursa da hiç de sevimsiz değil.

Çin parklarıyla ilgili sevdiğim bir diğer şey, insanların şarkı söylemek, dans etmek ve tai chi gibi geleneksel Çin dövüş sporlarını yapmak için buralarda bir araya gelmesi. Bu parkta düzenli olarak dans edenler genellikle Uygur halkından ve dört küçük hoparlörden yayılan müzek eşliğinde dönerlerken renkli kostümleri çok güzel bir manzara oluşturuyor.

Sonuçta, Taoranting yılın her zamanı gidilebilecek neşeli bir park ve giriş sadece 2 RMB. Bu özellikleriyle tüm başkentte ziyaret edilebilecek en değerli yerlerden biri olmalı.



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.