İnternetin ortaya çıkmasıyla birlikte ortalıkta dolaşan şehir efsanesi birken bin oldu. Neymiş efendim, internetin ortaya çıkmasıyla birlikte seyahat acentaları ortadan kalkacakmış! Teknolojiyi seven, yoğun olarak kullanan ve de mesleği gereği dünyada olup bitenleri izleyen biri olarak bu görüşe hep karşı çıktım. Bu görüşleri hiç de inandırıcı bulmadım.

Bu görüşlere de ‘ben öyle istiyorum’ gibisinden ‘ben merkezli’ bir bakış açısıyla karşı çıkmak yerine, sürekli olgulara bakıp konuyu gelişmeler ışığında inceleyerek karşı çıktım. Evet, internetin yaygınlaşmasıyla birlikte insanların uçak, otobüs, tren bileti gibi standardı belli hizmetleri çevrimiçi (online) satın almaları arttı.

Ancak tatil almak söz konusu olunca işin rengi biraz değişiyor. Tatil satın alma çoğu kez  ‘hayal satın’ alma şeklinde tanımlanıp duruyor. İnsanlar belki satın aldıkları tatilde büyük bir hayal kırıklığı yaşamamak adına, bir ‘robotla’ muhatap olmak istemediklerinden bu iş için  hâlâ bir seyahat acentasını tercih ediyor. Bu durumun Batı ülkelerinde nasıl olduğunu araştırırken, karşıma İngiliz Seyahat Acentaları Birliği’nin (ABTA) yaptığı bir araştırma çıktı.

Araştırma kamuoyuna “Gezginlerin Hâlâ Seyahat Acentasını İhtiyaç Duymasının 10 Nedeni” başlığıyla duyuruldu. Araştırmada öne çıkan 10 nedeni sizinle paylaşmak için şöyle özetledim:

Sorumluluk: Bir seyahat acentasında her zaman müşterinin turla ilgili sorularını yanıtlayacak, konuşulabilecek gerçek bir sorumlu mutlaka vardır.

Bilgi: Yıllardır tur düzenleyen seyahat acentaları, bu işin tüm ayrıntıları hakkında bilgi sahibi oldu. Şirkette gitmek istediğiniz yere daha önce gitmiş biri vardır, ondan bilgi alınabiliyor.

Paranın doğru harcanması: Pahalı bir tura rezervasyon yapan gezgin, doğal olarak her şeyi görüp, iyi bir deneyim kazanmak istiyor. Seyahat acentaları görülüp gezilecek yerleri iyi bildiğinden gezgine parasıyla satın alabileceklerin en iyisini sunabiliyor.

Rota planlama: Bazıları bir yere şöylesine uğramakla meşgulken, seyahat acentaları yolu gün bazında planlayıp bir takvime bağlıyor. Bu da gezgine tura dahil olan her şeyi net olarak kayıt altına alma imkânı sunuyor.

Bütçeleme: Seyahat acentaları gezinin toplamda kaça mal olacağını doğru hesaplayabiliyor. Hatta neyin peşin, neyin taksitle ödeneceği de belli. Bu da gezgini tatsız sürprizler ve fazla para ödemekten kurtarıyor.

Sigorta:  Gezginin başına her türlü bela gelebilir. Bazen bir sağlık problemi yüzünden geziyi iptal edebilir. Seyahat acentası gezgini doğru bilgilendirip doğru belgeler almasını sağlamışsa, seyahat sigortası karşılaşılabilecek birçok olumsuzlukta garanti belgesi haline gelebiliyor.

Kaynaklar: İnternetin ortaya çıkmasıyla birlikte, insanlar bazı bilgilere bir ‘tık’la ulaşabiliyor. Ancak bazı seyahat acentaları hâlâ gezginlere birçok özel bilgi kaynağı sunabilecek durumda.

Münhasırlık: Hepimiz farklı olmak istiyoruz. Seyahat acentaları gezgin eşlere kendilerini özel hissettirecek farklı bir deneyim yaşatabiliyor. Keşfedilmemiş yeni yerlere götürüp, farklı yeme-içme deneyimleriyle kişiye özel hizmet verebiliyor.

Zaman tasarrufu: Bazen mükemmel bir geziyi planlamak ciddi zaman alabiliyor. Müşterilerine zaman ayıran seyahat acentaları onları yakından tanıdıkları için beklentilerini karşılayacak bir turu daha çabuk organize edebiliyor.

Kaldıraç: Bir tura gitmeye son dakikada karar verdiniz. Seyahat acentaları için bu büyük bir sorun değil. Seyahat acenteleri, tatil ve otel için müşterinin istekleri doğrultusunda kaldıraç görevini üstleniyor.

Bana öyle geliyor ki, işini doğru yapan, tüketiciyi ‘yolunacak kaz’ gibi görmeyip, onu memnun ederek ikinci turu satın almaya hazır hale getirebilen seyahat acentaları var olmaya devam edecektir. İşini gereğince yapmayıp, kısa vadeli düşünen, gelişmeleri okuyamayıp uygun konumlanamayanlar ise yok olup gidecektir. Sizce de öyle değil mi?

Yayınlandığı yer: www.turizmajansi.com