Yoksulluğa Karşı Nihai Savaş
- 9 Aralık 2020
- Yayınlayan: Kerem Kofteoglu
- Kategori: Son Yazılar

Çin, yoksulluğu ortadan kaldırma görevini bu yılın sonunda tamamladığında Birleşmiş Milletler 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Ajandası’nda belirlenen yoksulluğu azaltma hedefine öngörülenden 10 yıl önce ulaşmış olacak.
Bu hem Çin hem dünya açısından çok önemli. Çünkü, Çin Cumhurbaşkanı Şi Jinping’in 6 Mart’ta düzenlenen, yoksulluğa karşı verilen zorlu savaşın kazanılması hakkındaki sempozyumda ifade ettiği gibi, “Dünyada hiç bir ülke bu kadar kısa sürede bu kadar çok insanı yoksulluktan kurtarmadı”.
Salgın önleme ve kontrol çabaları doğrultusunda telekonferans şeklinde gerçekleştirilen sempozyuma ülkenin dört bir yanından eyalet, özerk bölge ve belediye yetkililerinin yanısıra orta ve batı bölgelerin yoksullukla mücadelede bilhassa zorlu görevler üstlenen 22 eyaletinin ilçe kademesindeki liderleri katıldı.
Söz konusu toplantı, yoksulluğun tamamen ortadan kaldırılması için belirlenen son tarihe 300 günden az bir zaman kala ve hala ülkenin 52 ilçesinin 2 bin 707 köyünde yoksulluk içinde yaşayan 5.51 milyon insan varken düzenlendi. Yoksulluğa karşı verilen savaşın son aşaması özellikle zorlu geçecek.
Ne kadar zorlu?
Yoksulluğun azaltılması, ülkede reform ve dışa açılması politikasının uygulamaya konduğu 1970’lerin sonundan bu yana Çin hükümetinin önemli bir görevi. Geçerli standartlara göre, 2012 sonu itibarıyla ülkede 98.99 milyon kırsal yoksul vardı; bu tarih öncesinde Çin’in 700 milyona yakın insanı mutlak yoksulluktan kurtarmış olmasına karşın. 2015 yılında Çin kırsal yoksulluğu 2020’ye dek tamamen ortadan kaldırma ve yoksul ilçeleri rehabilite etme hedefini belirledi.

Yoksulluk sorununu temelinden çözmek amacıyla Devlet Konseyi Yoksullukla Mücadele ve Kalkınma Öncü Grubu Ofisi, 2012 yılında 832 yoksul ilçe belirledi. Geçen şubat sonu itibarıyla bu 832 yoksul ilçenin 52’si hala yoksulluktan kurtarılamamıştı.
Söz konusu 52 ilçe, yedi eyalet ve özerk bölgeye dağılmış durumda—bunlar, Guangxi, Sichuan, Guizhou, Yunnan, Gansu, Ningxia ve Xinjiang olarak sıralanıyor ve hepsi Çin’in batısında yer alan ücra, çoğunlukla erişilemeyen bölgelerde bulunuyor. Ayrıca bunların çoğu, etnik azınlıkların yaşadığı; eğitim standartlarının düşük, dolayısıyla iletişimin genellikle sorunlu olduğu yerler.
Söz konusu bölgelerde doğa şartları zorlu; ekilebilir arazilerin azlığı tarımsal ve sınai kalkınmanın önünde ciddi bir engel oluşturuyor. Kümeleşmiş, birbirine komşu 14 aşırı yoksul bölgenin 11’nin bulundukları çevredeki doğal dağın adını taşıması, bunun en somut ifadesi. Wumeng dağlık alanında yer alan 38 yoksul ilçe, bir diğer örnek. 2019 sonu itibarıyla bunların 13’ü hala yoksulluk içindeydi. Sichuan eyaletinin Liangshan Yi Özerk İli, hala fakirlikten kurtulamayan 7 ilçesiyle bir başka aşırı yoksulluk kümesinin tespit edildiği yer.
Saydıklarımız, bu yıl yoksullukla mücadele kapsamında yürütülen mücadelenin sadece bir bölümünü oluşturuyor. Devlet Konseyi Yoksullukla Mücadele ve Kalkınma Öncü Grubu Ofisi’nin direktörü Liu Yongfu, yaptığı açıklamada, istatistiklere göre, yoksulluktan kurtulan 2 milyon insanın hala kırılgan durumda olduğunu, yeniden yoksulluk koşullarına geri dönebileceğini ifade etti.
Hedefli tedbirler
Liu Yongfu’nun verdiği bilgiye göre, 2020 başında Çin her kademedeki siyasi yönetimlere hala yoksulluk içindeki 52 ilçenin 2 bin 797 köyünden bin 113’ünde uygulanacak muhtelif yoksulluğu azaltma tedbirlerini denetleyecek yetkililer görevlendirme talimatı verdi. Ayrıca tüm köy, ilçe ve eyalet kademesindeki yetkililerden spesifik çalışma planları hazırlamaları istendi.
Liu’ya göre, Çin, insanların gıda ve giyim endişesi ortadan kalktığında, dokuz yıllık zorunlu eğitime, temel tıbbi hizmetlere ve güvenli konuta erişimi olduğunda tamamen yoksulluktan kurtulmuş addedilebileceği taahüdünde bulundu. Halen Çin’de okul çağındaki çocukların ilkokullara net kayıt olma oranı yüzde 99.94 ve 8 milyonu aşkın yoksul hane güvenli evlerde yaşıyor. Bu arada yaşanması zor bölgelerde ikamet eden 10 milyondan fazla yoksul insan, yoksullukla mücadele kapsamında uygulamaya konan yeniden yerleştirme programları çerçevesinde yeni evlerine taşındı. Ayrıca Çin’in temel sağlık hizmetleri sigortası, kırsal bölgelerdeki yoksulların tıbbi hizmetlere erişimini sağlıyor.

Çin, yoksulluğun ortadan kaldırılmasında eğitimin rolünün gayet farkında. Yoksul bölgelerde eğitime büyük yatırımlar yapan ülke, her yıl 100 bini aşkın üniversite kontenjanını yoksul bölgelere ayırıyor; yoksul ailelerden gelen üniversite öğrencilerine burs ve finansal destek sağlıyor. Ayrıca mesleki eğitim alabilmeleri için ortaöğretim öğrencilerine de finansal destek sağlanıyor.
Son yıllarda Çin, yoksul köylerde yürütülecek çalışmalara yardımcı olmak üzere parti ve yönetim kademelerinden, kamu kurumlarından, devlete ait şirketlerden 2.9 milyon yetkilinin görev aldığı 255 bin ekip kurdu. 2020 itibarıyla bu insanların 918 bini hala iş başında ve onların gayretleri sayesinde bir çok insan büyük bir zihniyet değişimi geçirdi ve yoksullukla mücadelede aktif bir şekilde görev almaya başladı.
Dava sürüyor
Çin yönetiminin her kademesinde destekleyici tedbir ve politikaların devam edeceği bir geçiş dönemi belirlenmesi gerektiği konusunda bir mutabakat var. Bu, “temel politika tedbirlerinin yürütülebilmesi için zorunlu; ayrıca köylerdeki çalışma ekipleri de geri çekilmeyecek”.
Liu Yongfu, yoksullukla mücadelede temel görevin mutlak yoksulluğu ortadan kaldırmak olduğunu vurguluyor.
Bu, Çin’de binlerce yıldır çözümsüz kalan bir sorun. Ancak bu, mutlak yoksulluk ortadan kaldırıldığında Çin’de hiç yoksulluk olmayacağı anlamına gelmiyor.
Yoksulluğu azaltma çalışmaları hiç sona ermeyecek ama odak, mutlak yoksulluğun ortadan kaldırılmasından nispi yoksulluğun azaltılmasına kayacak. “Kalkınma eşitsizliğinin giderilmesi bir diğer görev” diye ekliyor Liu.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Eylül 2018’de Çin Afrika İşbirliği Forumu’nun Beijing Zirvesi’ne katılmak üzere Çin’e geldi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlarken Çin’in 2020’den sonra da hala var olabilecek daha az aşırı yoksulluğu azaltmak için sistematik programını sürdüreceğini söyledi. Guterres, Çin’in eşitsizliğe karşı mücadelenin kazanıldığı ve tüm insanların modern çağın imkanlarından faydalanabildiği bir toplum yaratmayı hedeflediğini sözlerine ekledi.
“Her açıdan orta derecede müreffeh bir toplum inşasının tamamlanması” bir slogandan çok daha fazlası. Çin, attığı somut adımlarla tartışma götürmez başarılar elde ederken tek bir kişiyi, aileyi geride bırakmama sözünü tutuyor.
(Kaynak: Lu Rucai’nin China Today Türkiye’deki yazısından özetlendi)