Dünyada iş insanları ve şirketler pandemi sonrası yeni büyüme fırsatları ararken, Hong Kong Çin’in liderliğinde, Asya’ya açılma noktasındaki önemli konumunu hâlâ koruyor.

Hong Kong Özel İdari Bölgesi’nin Invest Hong Kong Tanıtım Genel Direktörü Stephen Phillips, bölgenin 2020’de önemli miktarda iç yatırım çektiğini söylüyor. Invest Hong Kong ve İstatistik ve Araştırma Kurumu’nun yaptığı anketin sonuçlarını değerlendiren Phillips, Hong Kong’da halen anakara Çin ve uluslararası menşeli 9 bin 25 uluslararası şirket bulunduğunu söylüyor.

Bu şirketlerden 1.504’nün Hong Kong’u bölgesel merkez olarak kullandığını hatırlatan Phillips, şu bilgileri veriyor: “2017’nin rakamları ile kıyaslandığında toplam şirket sayısında yüzde 10, Hong Kong’u bölgesel merkez olarak kullanan şirket sayısında ise yüzde 6 artış olduğu görülüyor. Singapurlu şirketler Hong Kong’u önemli bir yatırım merkezi olarak gördüğünden, Singapur, bölgede en çok yatırım yapan 5’inci ülke konumuna geldi.”

Hong Kong’daki startup ekosisteminin de oldukça hareketli ve birçok uluslararası ismi barındırdığına işaret eden Phillips, “2020 yılında Hong Kong’daki startupların sayısı 2017’deki rakamdan yüzde 51’lik artışla 3 bin 360’a ulaştı. Üstelik bu sayının yüzde 26’sını anakara Çin, ABD, Birleşik Krallık ve Avustralya’dan kurulan startuplar oluşturuyor” dedikten sonra şunu ekliyor: “Fintech, e-ticaret, gelişmiş lojistik, biyoteknoloji, veri analizi, dijital profesyonel hizmetler gibi birçok farklı alanda kurulan startuplar, Hong Kong’un ekonomisinin gelecekte nasıl şekilleneceğini de gösteriyor.”

FİNANS SİSTEMİ GÜÇLENİYOR

Önde gelen uluslararası finans merkezleri ile piyasaların Hong Kong’daki finansal sistemiyle güçlenmeye devam ettiği belirtiliyor. Hong Kong (HK) borsasında 1 Ocak 2021’den bu yana 38 yeni şirketin halka arzı gerçekleşti. 9 Nisan itibarıyla, hisseleri HK borsasında işlem gören 2 bin 554 firmanın piyasa değerinin de 53 trilyon HKD’ye (yaklaşık 6,82 trilyon dolar) ulaştığı kaydediliyor.

Invest Hong Kong Tanıtım Genel Direktörü Stephen Phillips, HK’nın iş insanları ve şirketlere sunduğu ortamı şöyle özetliyor: “Hong Kong’un yatırıma ve iş yapmaya uygun bir ortamı var. Burası, Asya’nın kalbinde oldukça avantajlı bir noktada bulunuyor. Rekabetçi ve basit bir vergi sistemine sahip. Serbest bilgi, sermaye akışına olanak sağlayan açık ve serbest piyasası var. Ayrıca şirket yöneticileri, Hong Kong’un risklerin kolay yönetilebildiği, tahmin edilebilir ve güçlü iş ortamını da takdir ediyor. Çin’de İngiliz hukuk sisteminin uygulandığı tek yer olduğu için Hong Kong, anlaşma ve yapılanma için herkesin bildiği bir merkez olmasının yanı sıra, uluslararası hukuki anlaşmazlıkların çözümü için de tercih edilen bir merkez konumundadır.”

GBA’NIN SUNDUĞU FIRSATLAR

Hong Kong’un iş ve yatırım alanında sunduğu fırsatlara da değinen Phillips, bu konuda şunları söylüyor: “Hong Kong Özel İdari Bölgesi hükümeti, inovasyon ve teknolojiyi öncelikli sektör olarak belirledi. Hong Kong’un yüksek kalite Ar-Ge merkezleri ve dünyanın ilk 100 listelerine giren 5 üniversitesi bulunuyor. Fintech, biyotıp, yapay zekâ, robotik, akıllı şehir çözümleri gibi birçok sektörde fırsat ve uzmanlık sunuyor. Bu durum, Hong Kong’u hem teknoloji transferi için hem Ar-Ge uygulanması ve ticarileştirilmesi için ideal yer haline getiriyor. Bu özellikler, dünya standartlarındaki fikri mülkiyet çerçevesi ile de destekleniyor. Özellikle Ar-Ge çalışmaları için, Hong Kong’da kurulan ve yatırımlarını artıran şirketler için çeşitli mali destek paketleri sunuluyor.”

Hong Kong’un yanı sıra Büyük Körfezi Bölgesi (GBA) olarak bilinen, Guangdong, Hong Kong ve Makao’yu kapsayan bölgenin de ciddi miktarda doğrudan yabancı yatırım çektiği belirtiliyor.

2021-2025 yıllarında Çin’de uygulanacak olan 14’üncü 5 Yıllık Plan’ında GBA’dan söz edildiğini vurgulayan Phillips, açıklamalarını şöyle noktalıyor: “GBA bölgesi, Çin’in 72 milyonluk varlıklı tüketicileri ile ülkenin önde gelen inovasyon şirketlerine ev sahipliği yapıyor. Şirketlere üst seviyede bağlantı sunan GBA bölgesi dünyadaki 11. veya 12. en büyük ekonomi olarak sıralanıyor. Hong Kong ve Makao şehirlerinin Çin’e entegrasyonunu daha da genişletirken Büyük Körfez Bölgesinin de daha fazla gelişmesini sağlayacak. Özetle, Hong Kong’un uluslararası ve canlı bir iş ortamı var.

Şirketler Hong Kong, Büyük Körfez Bölgesi, ASEAN ülkeleri de dahil olmak üzere geniş bir coğrafyada iş yapma fırsatına kavuşuyor. Dünya standartlarındaki kapsamlı hukuki, finansal ve profesyonel hizmetlerinin yanı sıra, fikri mülkiyet haklarının korunması şirketlerin büyümesi desteklenerek teşvik ediliyor. Dünyanın farklı yerlerinden gelen donanımlı, yetenekli, kalifiye işgücümüz var. Bu elemanlarımız, sahip oldukları uzmanlıkları sayesinde şirketlere hızlı bir etki oluşturma imkânı sunuyor.”



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.