- 11 Kasım 2021
- Yayınlayan: Kerem Kofteoglu
- Kategori: Son Yazılar
“Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz: Çin’deki Türkler” programında konuşan T.C. Pekin Büyükelçiliği Ticaret Başmüşaviri Hakan Kızartıcı, bu yılın sekiz aylık döneminde Çin’e ihracatın geçen yılın aynı döneminden yüzde 45’lik artışla 2,4 milyar dolara ulaştığını belirterek “Bu yılı ilk defa 4 milyar dolar seviyesinde kapatacağımızı umuyoruz” dedi.
Kerem Köfteoğlu’nun Arzum Okka’nın destekleriyle Youtube ve Yön Radyo’da sunduğu “Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz: Çin’deki Türkler” programına katılan, T.C. Pekin Büyükelçiliği Ticaret Başmüşaviri Hakan Kızartıcı, Çin’e Türk gıda ürünleri ihracatını artırmak istediklerini belirterek şu bilgiyi verdi: “Bu yıl ilk sekiz aylık ihracatımız geçen yılın aynı dönemine oranla yaklaşık yüzde 45’lik artışla 2,4 milyar dolara ulaştı. Bu yılı ilk defa 4 milyar dolar düzeyinde bir ihracatla kapatacağımızı umuyoruz.” 
Pandemiye rağmen Çin ve Türkiye’nin 2020 yılını pozitif büyümeyle kapatan iki ekonomiden biri olduğunu hatırlatan Başmüşavir Kızartıcı şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi, Çin çok büyük ve çok dinamik bir ekonomi. Bu dinamizmin etkisiyle; pandemiye, ticaret savaşlarına, küresel gerginliklere, pandeminin yarattığı başta lojistik ve tedarik zincirlerindeki kırılmalara rağmen Çin’e gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımı 163 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu anlamda, Türkiye’de hala çok ilgi çekmiyor. Ama Çin dünya ekonomisinin en büyük aktörlerinden biri ve daha da büyüyerek bu konumunu sürdürecek.”
Son dönemde Türk firmalarının iyi niyetli olmayan bazı Çinli firmalarla veya firma görünümlü kişilerle yaşadığı sorunların arttığına dikkat çeken Başmüşavir Kızartıcı bu konuda şu bilgileri verdi: “Ticaret Bakanlığı üzerinden Türk iş dünyasını çeşitli vesilelerle uyardık ve uyarmaya devam ediyoruz. Ama maalesef bu sorunlar da artarak devam ediyor. Ticaret Müşavirlikleri ve Ataşelikleri olarak önceliği ithalatımızın artmasına veriyoruz. Bize başvuran firmalarımıza bir Çinli firmanın CCPIT’ye üye olup olmadığından kuruluşundan bu yana herhangi bir kötü sicilinin bulunup bulunmadığına kadar araştırıp bilgi veriyoruz. Çinli firmalarla ilgili ulaştığımız olumsuz bulgulardan hareketle ‘çok dikkatli hareket etmeleri’ konusunda uyarıyoruz. Buna rağmen yine de şirketlerimizin bu Çinli firmayla ticarete giriştiğini ve sonucunda önemli kayıplara uğradığını üzülerek görüyoruz. “
Çin’deki fuarlar konusuna da değinen Başmüşavir Kızartıcı, Türk firmalarına önerilerini şöyle özetledi: Firmalarımız, ithalat fuarı CIIE, gıda sektörü için SIAL ve FHR gibi fuarlara sembolik de olsa katılmalı… Daha önce bu fuara katılan firmalarımızın umduklarını çok bulamadıklarını da biliyoruz. Ancak bunlar, özellikle görünürlüğü sürdürmek ve ‘ben bu pazarda var olmak istiyorum’ mesajını vermek için katılmak zorunda olduğunuz fuarlardır. Buralara katılım ve markalarını göstermeleri kadar, bu fuarlara düzenli olarak katılım sağlamaları çok önemli. Çünkü Çin iş kültüründe kısa vadenin önemi yok. Önemli olan uzun vadeli iş yapıp, karşılıklı güveni oluşturarak sürdürülebilir ilişkileri kurmaktır. Pandemiden dolayı bazı kısıtlamalar var. Ama firmalarımız gelecek yıl bu fuarlara katılım için şimdiden hazırlık yapmalı. Bunun önemi bir kez daha tekrarlamakta yarar görüyorum.”