Yeni Yeşil Akciğerler
- 16 Mart 2025
- Yayınlayan: Kerem Kofteoglu
- Kategori: Son Yazılar

Xizang’ın bir zamanlar çorak olan şehirleri ile dağları, sürdürülen ağaçlandırma ve koruma çalışmaları sayesinde artık yemyeşil oldu. Yukarıda Xizang Özerk Bölgesi, Lhasa’daki Lhalu Sulak Alanı’nın muhteşem manzarası görülüyor.
GUO QING /CHINA TODAY — Lhalu, Tibet dilinde büyük sazlık bataklığı anlamına geliyor. Xizang Özerk Bölgesi’ndeki Lhasa’nın kalbindeki Lhalu Sulak Alanı, dünyanın en yüksek ve en büyük kentsel doğal sulak alanı olduğu gibi, “Lhasa’nın akciğerleri” olarak adlandırılıyor.
Ama her zaman böyle değildi. Lhasa’da doğup büyüyen Ngawang Tashi, gençliğinde nasıl olduğunu şöyle hatırlıyor: “Her yerde çöpler vardı, insanlar yakıt olarak sazları yakıyordu ve çöl gibi görünüyordu.”
Dönüm noktası, 2005 yılında Lhalu Sulak Alanı’nın ulusal doğa rezervi ilan edilerek temizlenmesi ve yönetilmesi için önlemler alınmasıyla yaşandı. 2020 yılında sulak alandaki bir parkur halka açılmış ve çok sayıda ziyaretçi çekti. O zamandan beri yakınlarda yaşayan Diga “Küçük torunum su kuşlarını izlemeyi seviyor” diyerek bol oksijenli temiz havayı övüp düzenli bir ziyaretçi haline geldi.
Kuşlar İçin Bir Cennet
Sulak alan kuşlar için bir cennet haline geldi. Lhalu Sulak Alan Ulusal Doğa Rezervi İdaresi Müdürü Lhamo Tsering, 2009 yılında nadir bulunan bir çift kara boyunlu turnanın buraya yerleşmeyi seçtiğini ve artık sulak alanın koruyucuları olarak kabul edildiğini söylüyor.
Çevrenin iyileştirilmesiyle birlikte sulak alanın biyolojik çeşitliliği de önemli ölçüde arttı. Burası günümüzde yaklaşık 435 bitki türü ile devlet koruması altındaki 40 hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, burada 160’tan fazla kuş türü bulunabiliyor. Bunlar arasında sakallı akbaba gibi nadir ve nesli tükenmekte olan türler de yer alıyor. Lhamo Tsering, Birinci Derece koruma altındaki nadir bir kuş olan boyalı leyleğin geçen kışı ilk kez Lhalu ‘da geçirdiğini söyledi. Ziyaretinin sulak alandaki koruma başarısının canlı kanıtı olduğunu eklemeyi unutmadı.
Lhasa Nehri’nin güney kıyısındaki etkileyici Potala Sarayı’nın karşısındaki Nanshan Parkı, deniz seviyesinden 4.000 metre yükseklikteki gözlem güvertesinden yemyeşil dağların panoramik manzarasını sunuyor. Bugünden bakınca, 10 yıl önce bu dağların ıssız, yeşillikten yoksun olduğunu hayal etmek zorlaşıyor.
Lhasa Belediye Ormancılık ve Otlak İdaresi’nden bir yetkili olan Li Baoping, 1990’ların sonlarında buraya ilk geldiğinde nasıl göründüğünü hâlâ hatırlıyor. Şehrin içindeki dağlarda yalnızca bir parça otlak vardı. Değişim, Li ve ekibinin dağlara ağaç dikmeye başladığı 2012 yılında başladı.
Söze “Her bir ağacı kendi ellerimizle diktik” diye başlayan Li, nasırlı ellerini göstererek zorlu görevi şöyle göstererek zorlu fidanlar ya insan sırtında ya da hayvan sırtında yokuş yukarı taşınmak zorundaydı. İyi bir günde 30’dan fazla fidan taşıdık. En kötü günlerde bile sayı 20’den az olmazdı. Bunları dikmek için demir küreklerle dağlarda derin çukurlar kazmamız gerekiyordu. Toprak kumlu ve taşlarla dolu olduğu için kolay değildi. Kürekler kırılıyor ve sık sık değiştirilmesi gerekiyordu. Fidanları diktikten sonra düzenli olarak sulanmaları gerekiyordu.”
37 Adım Atmak
Xizang’ın ilk büyük dağ ağaçlandırma projesi 2021 yılında başkent Lhasa’da başlatıldı. 2030 yılına kadar 137.800 hektarlık alanı kaplayan ormanlar yaratmak hedefleniyor. Şimdiye kadar 86 milyondan fazla ağaç dikildi.
Bu kadar yüksek rakımda ağaç dikmek kolay bir iş değil. Örneğin, Nanshan Park’ın kendisinin ortalama rakımı 3.900 metredir. Hava seyrektir ve arazi zordur. Her adım hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Li, her ağacın hayatta kalmasını sağlamak için, seçimden fidanların dikilmesine ve gübrelenmesine kadar 37 adım gerektiğini söyledi.
Su kıtlığını aşmak için dağlara bir pompa inşa edildi. Li, ekibin fidanları çocukları olarak gördüğünü, büyüyüp geliştiklerinde gururlu ebeveynler gibi hissettiklerini söyledi. Günümüzde Nanshan Parkı, bölge sakinlerinin en çok rağbet gösterdiği dinlenme yerlerinden biridir.
İsmini vermek istemeyen Shandong Eyaletinden bir turist, “Nanshan Parkı’ndan Potala Sarayı’nın manzarasının muhteşem olduğunu ve ayrıca tüm Lhasa’yı görebildiğinizi duydum” dedikten sonra şunları söylüyor: “Özellikle bunun için buraya geldik. Parkın bu kadar iyi bakılmış olmasını beklemiyordum. Yeşil, köprüler ve dereler var. Daha sonra gün batımını izlemek ve o harika anı kameramla yakalamak için dağın tepesine gideceğim.”

Ağaçları Olmayan Şehir
Xizang’daki Nagqu bir zamanlar Çin’de ağaçsız tek şehirdi. Ortalama rakımı 4.500 metrenin üzerinde olan bölgede kalın permafrost, dondurucu sıcaklıklar ve kuvvetli rüzgarlar bulunuyor. Çiftçilik yılda sadece yaklaşık 100 gün yapılabiliyordu. Ancak bilim ve teknoloji kullanılarak ağaçsız şehir yeşil bir mucizeye dönüştürüldü. Şehrin merkezine giden ana yol artık sıra sıra yayla söğütleriyle kaplı bir yeşil kuşak oldu.
1998’de, yerel tarım ve hayvancılık idaresinin ofis kompleksinde ağaç dikimi için ilk deneysel üs kuruldu. Dikim, 1.500 km uzaklıktaki Ngari’den getirilen fidanlarla başladı. Ancak sonuçlar cesaret verici değildi. Daha sonra 2007’de, bir tür söğüt, kavak ve herdem yeşil ejderha ladini gibi farklı ağaç türleri deneme amaçlı dikildi. Bu ağaçlardan sadece yaklaşık bir düzine kadarı hayatta kaldı ve şimdi bunlar bölgedeki en eski ağaçlar.
Deneyler devam etti. 2016 yılında, ağaçlandırma için temel teknolojileri araştırmak ve geliştirmek ve yeşillendirme için teknolojik destek sağlamak amacıyla bir gösteri projesi başlatıldı.
Yıllarca süren amansız çabaların ardından, Eylül 2021’e kadar Nagqu, 4.300 metrenin altındaki her topluluğa başarıyla ağaç dikmişti. Günümüzde, bir zamanlar ağaç olmayan şehrin her yerinde ağaçlar görülebiliyor.
