Gastronomi turizminin hacmi 2033 yılında 4 milyar dolara ulaşabilir

Türkiye Turizm Ansiklopedisi, küresel gastronomi konusunda iki farklı araştırmayı inceledi. Business Insights uzmanları pazarın bu yıl 1,1 milyar dolara, 2032’de ise 3,7 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor. IMARC Group ise pazarın 2025-2033  arasında yıllık ortalama yüzde 14’lük büyümelerle  4.2  milyar ABD dolarına ulaşacağını tahmin ediyor.  

Turistler arasında, tadımın yanı sıra yemeklerin nasıl hazırlandığını öğrenme talebi de giderek artıyor. Birçok mutfak gezgini, bölgesel pişirme yöntemlerini ve becerilerini öğrenmeye istekli olduğunu belirtiyor. Bu da mutfak dersleri, seminerler ve yemek turlarını gezi rotalarının bir parçası haline getiriyor.

Sosyal Medya Etkisi Yükseliyor

Turistler arasında, tadımın yanı sıra yemeklerin nasıl hazırlandığını öğrenme talebi de giderek artıyor

Sosyal medya ve yemek odaklı televizyon programları gibi dijital platformlar, mutfak turizmine olan farkındalığı  önemli ölçüde artırdı. Sosyal medya içeriği, influencer pazarlama ve yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş öneriler, gezginleri yeni destinasyonların yanı sıra, benzersiz yemek deneyimleriyle tanıştırıyor. Eşsiz ve yerel mutfakların görsel çekiciliği, yemeğin hikâye anlatımı yönüyle birleşince, paylaşılmaya değer bir içerik haline geliyor. TripAdvisor’ın bir araştırmasına göre, katılımcıların yüzde 83’ü restoran, bar veya kafeler hakkında bilgi edinmek için sosyal ağları kullanıyor.

Sağlık ve Zindelik Trendleri

Mutfak turizmi artık sadece şımartılmakla ilgili değil, aynı zamanda hem vücuda hem de çevreye faydalı bir şekilde yemek deneyimlemekle de ilgili.

Sağlık ve zindeliğe artan odaklanma, pazar büyümesini destekliyor. Modern gezginler sağlık bilincine sahip oluyor ve organik, çiftlikten sofraya, vegan veya glütensiz seçenekler gibi yaşam tarzı tercihleriyle uyumlu yemek deneyimleri arıyorlar. Bu değişim, sağlıklı, yerel kaynaklı ve sürdürülebilir yemek deneyimleri sunan destinasyonlarda bir artışa yol açıyor. Mutfak turizmi artık sadece şımartılmakla ilgili değil, aynı zamanda hem vücuda hem de çevreye faydalı bir şekilde yemek deneyimlemekle de ilgili.

Yerel Ekonomilere Etkisi

Bölgesel yemekleri keşfetmek ve yemekle ilgili etkinliklere katılmak, turistlerin yerel gelenekler, tarih ve insanlarla bağlantı kurmasını sağlıyor.

Gastronomi turizmi, yerel ekonomik kalkınma ve çeşitlenmede önemli bir rol oynuyor.  Turist çekerek, yalnızca restoranlar ve gıda satıcıları için değil, aynı zamanda yerel çiftçiler, pazar işletmecileri ve zanaatkârlar için de gelir akışı sağlıyor. Dünya Seyahat Örgütü’ne göre, turistler seyahat bütçelerinin yaklaşık yüzde 25’ini yiyecek ve içeceklere harcıyor. Bu rakam, pahalı destinasyonlarda yüzde 35’e kadar yükselirken, daha uygun fiyatlı destinasyonlarda yüzde 15’e kadar düşebiliyor. Gezginler, yemek yoluyla benzersiz, yerel kültürel deneyimler aramaya giderek daha fazla yöneliyor. Bu da mutfak turizmi talebini artırıyor. Bölgesel yemekleri keşfetmek ve yemekle ilgili etkinliklere katılmak, turistlerin yerel gelenekler, tarih ve insanlarla bağlantı kurmasını sağlıyor.



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.