HAYAT, TATLILAR VE RÜYALAR

Wang Wei, “Fırıncılığı ciddiye almaya o zaman karar verdim. Bunu sadece bir hobi olarak göremezdim” diyor. Kendini gerçekten sevdiği işe adayan genç kadın, hayallerinin peşinden gitmek için iki defa konfor alanının dışına çıkma cesaretini gösterdi.

LIU CHANG (CHINA TODAY) – – Wang Wei’nin kariyer yolculuğu onu bir kaç çok farklı meslek dalına taşıdı. Wang, Beijing Çin Tıbbı Üniversitesi’nden (BÇTÜ) mezun olduktan sonra Beijing’de bir hastanenin eczanesinde çalışmaya başladı. Bir süre sonra iş değiştirip büyük ve merkezi bir devlete ait teşebbüsün (DAT) insan kaynakları bölümüne girdi. Bundan da tatmin olmayınca hayat çizgisini başka bir yöne çevirdi. Çalışmaya ara verip tatlı yapımına dair mutfak sanatları öğrenimi görmek için Paris’e gitti. Wang şu anda Beijing’de Pardes adında bir fırının sahibi.

Wang, Beijing’de yaşayan ve tüm fertleri havacılık mühendisi olan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Annesi, babası, büyükannesi, büyükbabası hayatını Çin havacılık sektörüne adamış insanlardı. Wang ise liseyi bitirdikten sonra BÇTÜ’de geleneksel Çin tıbbı kimyası üzerine lisans eğitimi almayı tercih etti. Mezun olduğunda bir hastanenin eczanesinde işe başladı.

Her ne kadar yaptığı iş okuduğu akademik branşla ilgili olsa da Wang günlük rutinden ve tek düze yaşam tarzından sıkıldı. Yeni şeyler denemeye hevesli olduğundan, daha yaratıcı ve zorlu bir şeyler bulma umuduyla eczacılık işini bıraktı. Kısa süre sonra Çin Havacılık ve Uzay Bilimi ve Teknoloji Kurumu’na bağlı büyük bir şirketin insan kaynakları bölümünde yeni bir işe girdi ve burada çok sıkı çalıştı. Ama istikrarlı hayat da Wang’ı tatmin etmedi çünkü içinde onu sürekli yeni bir şeyler aramaya sevk eden bir his vardı.

2014 yılında bir gün Çin’in popüler sosyal ağ platformu Weibo’da gezinirken bir yemek bloğu yazarının paylaşımları dikkatini çekti. Le Cordon Bleu Mutfak Sanatları Enstitüsü’nde eğitim görmüş olan bu blog yazarı, kendi yaptığı ekmek ve tatlıların çok sayıda videosunu ve görselini yayınlamıştı. Bu durum Wang’ın hemen ilgisini çekti. Zira tatlıları seviyor, küçük hamur yumaklarının yavaş yavaş kabarmasını izlemek çok hoşuna gidiyordu. Sonrasında, işten eve döndüğünde fırında hamur pişirmeyle ilgili yeni bilgiler edinmeye daha fazla zaman ayırmaya başladı. Kitaplar satın aldı, videolar izledi, online kurslara katıldı… Yeni hobisi onu aşırı stresli İK işinden sonra bir hayli rahatlatıyordu.

2016 yılında Wang işinden bir aylık izin aldı ve daha önce Fransa’da yaşamış olan profesyonel bir fırıncının düzenlediği yemek kursuna katılmak için Changsha’ya gitti. Hamur harcını karıştırmak, fırında pişirmek ve fırından taze çıkmış tatlılara bakmak ona her seferinde büyük keyif verdi.

Beijing’e dönünce kendine fırın gereçleri seti satın aldı ve edindiği pişirme becerilerini evde uygulamaya koyuldu. Arkadaşları ve ailesinden aldığı cesaret ve övgüler onu öylesine hoşnut etti ki, artık gerçekten ne yapmak istediğini biliyordu. Wang, “Fırıncılığı ciddiye almaya o zaman karar verdim. Bunu sadece bir hobi olarak göremezdim” diyor. Kendini gerçekten sevdiği işe adamaya kararlıydı.

ASLA GEÇ DEĞİL

Sonunda Wang, öngörülebilir bir geleceğin peşinden gitmek yerine hayatındaki sonsuz olanakları keşfetmeyi seçti. 2017’de yaklaşık 10 yıldır çalıştığı şirketteki İK yöneticiliği işini bıraktı ve sonraki bir yılı Fransızca öğrenerek, mutfak sanatları okullarını araştırarak ve Fransa’da fırıncılık eğitimi için hazırlıklar yaparak geçirdi.

Wang, 2018 başında Versailles’deki Ecole Lenotre’de tatlı yapımı kurslarına devam etmek için Paris’e gitti. Lenotre grubu 60 yılı aşkın geçmişe sahip bir kurum. Kurucusu Gaston Lenotre, günümüz pastacılığının Fransa’daki öncüsü olarak biliniyor. Okulun derin marka kültürü ve seçkin statüsü, Wang’ın sonunda Lenotre’a gitmeyi seçmesinin temel nedenleriydi.

Yeni bir şehirde tek başına kalan ve derslerde büyük baskıyla boğuşan Wang, kendine pes etmemeyi tembihleyip durdu. Yavaş yavaş kampüs hayatına alıştı ve pastacılığa olan büyük tutkusu sayesinde okulunu ve Paris’teki yaşamını sevmeye başladı.

Ecole Lenotre’deki program çok sıkıydı. Wang, pazartesi sabahından cuma öğleden sonraya kadar derslere giriyordu. Buna ek olarak, her cuma günü öğretmenler tek tek öğrencilerin çalışmalarını ele alan değerlendirmeler yapıyordu. Hamurun kalınlığı veya şerbetin yoğunluğu gibi her küçük değişken nihai ürünü doğrudan etkiliyordu. Wang, “Her öğretmen ayrıntılara büyük bir dikkatle yaklaşıyordu. Onların öğrencilere ve ürünlere karşı ciddi tutumu beni çok etkiledi” diyor.

Bu mükemmellik ruhu kampüs dışında da geçerliydi. Wang, becerilerini geliştirmek için Paris’teki bir çok popüler fırını gezdi. Bir çok ünlü fırının sıklıkla geçici olarak kapılarını kapattığı dikkatini çekti. Sonradan bunun sebebinin fırın şeflerinin katı standartları olduğunu öğrendi. Şefler mükemmel olmayan tatlıları müşterilere servis etmektense fırının kapılarını kapatıyordu.

“Bir keresinde istediğim ekmeği almak için fırına üç kez gitmem gerekti” diyor Wang. Ama ekmeği ağzına atar atmaz damağında hissettiği lezzet, şefin mükemmel mutfak arayışındaki “inatçı” ısrarının anlamını anında kavramasını sağlamış.

HAYALLER NİHAYET GERÇEK OLUYOR

Wang’ın Fransa’da aldığı eğitim, kendi işini kurması için sağlam bir temel oluşturdu. Beijing’e döndükten sonra kendi fırıncılık markasının temellerini atmak için kolları sıvadı. Fiziksel bir dükkan açmanın yüksek masraflarını göz önüne alarak online bir mağaza ile işe başlamaya karar verdi. Yer bulmaktan araç-gereç satın almaya, markasını tanıtmak için ürün geliştirmeye kadar her şeyi tek başına yaptı.

2018’in sonunda fırıncılık atölyesinin resmi açılışını yaptı. Başta, şirket kafelerine tatlı tedariki gibi butik işler almaya odaklandı. Bu aşamadaki spesifik hedefi netti: Kaliteli ürünlerle müşteri kitlesi edinmek. Gerçekten de bunu başardı. Yaklaşık iki yıl gibi bir sürede Wang, online ve offline kanallar üzerinden JD.com, Tencent ve Volkswagen gibi tanınmış şirketlerle yürüttüğü işbirliği üzerinden 9 bini aşkın sabit müşteriye ulaştı.

Wang, “Marka yaratmak çocuk yetiştirmeye benziyor. Sadece online olarak kalırsa asla büyümeyebilir” diyor. Online atölyede biraz deneyim kazanınca, bir sonraki adımı atarak fiziksel fırın açmaya karar verdi. Ancak bu basit bir iş değildi. İyi bir yer bulması, dekorasyon tarzına ve yapılacak tatlı çeşitlerine karar vermesi ve personel alması gerekmekteydi. Aşağı yukarı altı aylık bir hazırlığın ardından 2021 Noeli’nde kendi fırınının resmi açılışını yaptı.

Wang, fırınına (Fransızca’da paylaşmak anlamına gelen) “partager” ve “dessert” (tatlı) kelimelerinin birleşiminden oluşan “Pardes” adını verdi. Üniversitede edindiği mesleki bilgi ve Fransa’da öğrendiği mutfak teknikleri, Wang’ı Pardes’in bir kaç temel ilkeye bağlı kalması gerektiğine kesinlikle ikna etmişti: bunlar, yüzde 100 doğal ve sağlıklı malzemeler kullanmak ve tüm mamulleri elle yapmaktı. Fırın Fransız tarzında olmakla birlikte Wang ürünlerin Çin’in kuzeyindeki insanlara hitap etmesi için şeker ve yağ oranını azaltarak tarifleri yerel damak zevkine uyarladı. Bu, aynı zamanda, sağlıklı ve az yağlı bir diyet uygulayan genç müşterilerin de paylaştığı bir hedefti.

İki aydan kısa bir süre içinde Pardes, Beijing Yizhuang Kalkınma Bölgesi’ndeki tüm fırınlar arasında bir numaraya yükseldi. Yakın zamanda Wang’ın fırınında Campus France Chine çatısı altındaki bir mezunlar derneğinin etkinliği gerçekleştirildi. Etkinliğe katılanlar, tatlıların keyfini çıkardı ve kendileri de tatlı yapıp Fransız mutfak kültürü hakkında fikir alışverişinde bulundu.

Wang, “Pardes’i farklı temalardaki çevrimdışı etkinliklere ev sahipliği yapan bir platform haline getirmek için iş alanını gelecekte çeşitlendirmeyi planlıyorum. Amacım Çin ile Fransa arasındaki kültürel alışverişlerde köprü olmak” diye sözlerini bitiriyor.