İPEĞİN KÖKENİ 4 BİN YIL ÖNCESİNE DAYANIYOR

İpek, karadut ipekböceğinin (Bombyx mori) kozasından üretilen bu gösterişli kumaş, Çin’in ikinci adıdır. Arkeolojik kazıların Zhejiang eyaletine bağlı Huzhou’da 1958 yılında ortaya çıkardığı ipek iplik ve kumaşların kökeni 4 bin 700 yıl önceki Liangzhou kültürüne dayanıyor.

 (* GU HE /China Today Türkiye) —Shang Hanedanlığı (M.Ö. 17-11. yy) döneminden kalan kehanet kemiklerinin ya da kaplumbağa kabuğu parçalarının üzerine kazınmış ipekböceği, karadut yaprakları ve ipek resimleri, Çin’in binyıllara uzanan ipekböcekçiliğinin tanıkları.

Dokuma tezgahının Çin’de ilk ortaya çıkışı Savaşan Devletler Dönemi’ne (M.Ö. 475- 221) kadar dayanıyor. Çeşitli dokuma yöntemleri, ince dokulu dayanıklı ipek, Şam işi, satin ve brokar gibi geniş bir ipek kumaş yelpazesini ortaya çıkardı. Çok-katmanlı “bulut” kalıplarında parlak renklerle dokunmuş olan brokar, içlerinde en etkileyici olanı. Özellikle ağır brokar, dokuma ustalığının zirvesi olarak görülüyordu. Üstün dokusuyla zengin kültürel ve tarihsel yan anlamları içeren sanatsal tasarımlar bir araya gelerek brokarı lüks kumaştan bir sanat biçimine yükseltti.

İpek dokuma teknikleri hızla gelişti ve Qin (M.Ö. 221-206) ile Han (M.Ö. 202-M.S. 220) hanedanlıkları döneminde dokuma tezgahı tipleriyle ipek kumaş türlerinde büyük çeşitlilik görüldü. Bu dönemden kalan eğitim ve öğretim araç-gereçlerinde ipek endüstrisinin üstünlüğü ile ipek ürünlerinin gündelik hayattaki baskınlığı açıkça görülür. Pek çok örnek arasında, Batı Han Hanedanlığı’ndan (M.Ö. 206 – M.S. 24) kalan bir okuma yazma kitabında onlarca ipek ürününün adı geçer. Doğu Han Hanedanlığı (25-220) döneminde yazılan, Xu Shen’in Shuowen-Jiezi (Karakterlerin Oluşumunun İlkelerinin Açıklanması ve İncelenmesi) kitabında da ipek zanaatıyla, ipekten giysilerle ve aksesuarlarla ilgili semantik bileşenleri içeren 260’tan fazla karakter bulunuyor. İmparator Wudi’nin egemenliği döneminde elçi Zhang Qian (M.Ö. 164-114) ve beraberindeki heyet Batı bölgelerine seyahat ederek İpek Yolu’nu açtı.

Xİ’AN’DAN BAŞLIYORDU

Chang’dan (bugünkü Xi’an) başlayan yol Hexi koridorundan geçerek Yumen ve Yangguan geçitleri üzerinden Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ne ulaşıyordu. Burada üçe ayrılan yol kuzey, merkez ve güney yollarıyla Orta Doğu ile Avrupa’ya uzanıyordu.

Yıllar sonra, bozkırlar ile deniz yolları boyunca gerçekleşen mal akışı, Güney-Batı Çin güzergahı İpek Yolu’na bağlanarak Asya’yı Avrupa ve Afrika’ya bağlayan bir ağ oluşturdu.

İpek uzun zamandan beri lüks, zarif bir kumaş olarak görülüyor.

Brokarın öncülük ettiği ipek endüstrisinin, ürün miktarı, kalitesi ve çeşitliliği açısından zirveye çıktığı dönem Tang Hanedanlığı (618-907) dönemi oldu. Dönemden kalan pek çok şiirde ipek boyamacılığı ve dokumacılığı geçer. Örneğin, Tang Hanedanlığı’nın ünlü şairi Bai Juyi, kusursuz kalitedeki kırmızı bir ipek halı üzerine bir övgü şiiri kaleme almıştı. Bu halı, Anhui eyaletindeki Xuangzhou’da sıra dışı emek-yoğun bir süreçte üretilerek imparatora sunulmuştu. Halının kusursuzluğuna övgüler dizen şair daha sonraysa her yanda insanlar korkunç açlık çekerken bu büyük savurganlığı kabul eden yerel yöneticileri mahkum ediyordu. Güney Song Hanedanlığı (1127-1279), Güney Çin’in ipek endüstrisindeki üstünlüğünün başlangıcını işaretliyordu. Sichuan’da, Suzhou’da ve Nanjing’de üretilen brokar, o günden beridir Çin’in ipek mallarının mükemmelliğinin ete kemiğe bürünmüş hali olarak kabul edilir. Ünlü Çinli yazar Bingxin’in (1900-1999) bir zamanlar gözlemlediği gibi, Zhejiang eyaleti de bu esnada ipek üretiminin merkezi haline geldi. Çin’in ipek ticareti yüzyıllar boyunca sürekli genişledi. Japonya’ya, Avrupa’ya ve Amerika’ya yapılan ihracatlar da ipek böcekçiliğinin tüm dünyaya yayılmasını hızlandırdı.

2013 yılında Los Angeles Doğa Tarihi Müzesi’nin açtığı İpek Yolu sergisi, Amerika’nın Batı Yakası’nda gerçekleştirilen bu türden ilk sergi olma özelliğini taşıyordu. Serginin düzenleyicisi, “İpek Yolu dendiğinde elbette akla ilk gelen şey ipek oluyor,” dedi. “Ama Hindistan’dan çıkan Budizm de bu yolla kuzeye çıkarak Çin’e giriş yaptı.” İpek Yolu boyunca mallar kadar fikirler de yol aldı. Böyle olunca, İpek Yolu üzerinden ortaya çıkan kültürel etkileşimler ve iletişimin yarattığı değer, aynı yolda taşınan malların değerinin kat kat ötesine geçti. (* Yazı, Zhonghua Kitap Şirketi’nin yayımladığı Monthly Digest adlı aylık dergiden alındı)



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.