Turizmde“3 yıldız” dönemi…
- 20 Ekim 2013
- Yayınlayan: Kerem Kofteoglu
- Kategori: Son Yazılar

Arazi maliyetlerinin uygunluğu ve devlet teşvikleri Anadolu’ya üç yıldızlı otel yatırımı yapmayı cazip hale getirdi. Üç yıldızlı otel yatırımları beş yıldızlılara göre yüzde 50 daha az maliyetli. Yatırımın geri dönüş süresi de yalnızca beş yıl. Yerli ve yabancı otel zincirleri Anadolu’ya akın ediyor.
Global şirketler her geçen gün daha fazla yaygınlaşırken, kıtalararası ticari ilişkiler, kongre ve etkinlikler de hızla artıyor. Tüm bunlar iş amaçlı seyahatlerin sayısını hiç olmadığı kadar artırmış durumda. Bunların yanı sıra havayolu şirketlerinin sefer sayılarını çoğalttığı, bilet fiyatlarını düşürdüğü ve rotalarına yeni destinasyonlar eklediği de düşünülürse, ortaya çıkan dev seyahat pazarı kimseyi şaşırtmıyor.
Tüm dünyayı etkileyen turizm sektöründeki bu dönüşüm, İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerin yanı sıra Anadolu’da da etkilerini göstermeye başladı. Kıyı turizminde yakaladığı başarıyı iş ve şehir turizmine de taşıyan Türkiye’de yatırımcılar artık İstanbul dışındaki şehirlere odaklanmaya başladı. Anadolu’da sanayi ve ekonominin hızla gelişiyor olması, konaklama tesislerine ihtiyaçtaki yükselişin ilk sebebi. Özellik- le iş adamlarının Anadolu şehirlerine ziyaretlerinin artması, yükselen şehirlerde üç yıldızlı otel yatırımlarını hızlandırıyor. Buna bir de Anadolu’nun kongre, sağlık, gurme, kültür ve inanç turizminde de yükseliyor olması eklendiğinde, yatırımcıların Anadolu turizmine yönelik iştahları kaçınılmaz bir şekilde kabarıyor.
TALEP ARTTI
Ancak yatırımcıların son yıllarda bu kategoriye yönelişlerinin sebepleri bunlarla sınırlı değil. Kısa süreli iş seyahatlerinde daha makul fiyatlardan konaklama ihtiyacı duyan iş adamları da artık tercihlerini, lüksü abartmayan ancak talep edilen kalite ve konforu makul fiyata sunabilen üç yıldızlı otellerden yana kullanıyor.
Hal böyle olunca, yatırımcılar da rotayı üç yıldızdan yana kaydırdı. Kısacası, “Neden üç yıldızlı?” sorusunun yanıtı oldukça basit. Beş yıldızlı rakiplerine kıyasla yatırımcılarına daha uygun maliyet bütçesi çıkaran bu segmentteki oteller, böylece daha uygun oda fiyatlarıyla konaklayanların da tercihi oluyor. Sit alanı, imar sıkıntısı gibi dezavantajlar yaşayan bölgeler üç yıldızlı otellerle kalkınırken, turizm sektörüne girmek isteyen KOBİ’ler için de devlet teşvikli Anadolu bölgelerinde yeni bir yatırım kapısı aralanmış oluyor.
2023 yılında, 50 milyon turist ve 50 milyar dolar turizm geliri hedefleyen Turizm Bakanlığı da üç yıldızlı yatırımları destekliyor. Türkiye’de turizm sezonunun 12 aya yayılmasını, bunun için de farklı ilde konaklama alternatiflerinin çeşitlendirilmesini hedefleyen bakanlık, teşvik paketleriyle Anadolu’nun kapılarını yatırımcılara açıyor. Bu teşvikler meyvelerini vermeye başlamış bile; öyle ki 2013’ün ilk altı aylık döneminde en fazla yükseliş üç yıldızlı oteller segmentinde gerçekleşti. Sadece bu dönemde Türkiye’deki üç yıldızlı otellerin sayısı 719’dan 750’ye yaklaştı.
ANADOLU’YA TEŞVİK
Bu konudaki en büyük gelişme kuşkusuz Anadolu’da yaşayor. Bunda istikrarlı büyüme, Anadolu şehirlerinin hızla gelişimi ve sanayinin merkezi olmalarının payı büyük. Bunun dışında da en geniş kapsamlı teşviklerin ülkemizde nci ve 6’ıncı Bölgelere veriliyor olması da, bu bölgelerdeki üç yıldızlı otel yatırımlarını tetikliyor. Örneğin sadece 2013 yılının ilk yarısında açıklanan rakamlara göre, Anadolu’nun 47 ilinde, 160’ı aşkın proje için 1.8 milyar TL’lik teşvik sağlandı. Tesislerin sınıf ve türlerine göre yüzde dağılımlarında da üç yıldızlı oteller yüzde 35.1 ile en yüksek teşvik alan ikinci segment olmayı başarmış durumda.
BİR, İKİ YILDIZLIYA TEŞVİK YOK
Ertürk Yeminli Müşavirlik Genel Müdürü Cüneyt Ertürk de yatırım teşvik belgesi avantajları sebebiyle 4,5 ve 6’ncı bölgelerde üç yıldızlı otel yatırımlarının artacağını öngörüyor. Ertürk, mevcut yatırım teşvik mevzuatına göre, bir ve iki yıldızlı otel yatırımlarında bu teşvik tedbirlerinden yatırımcıların yararlanamadığını hatırlatıyor. Buna karşılık, üç ve üzeri yıldızlı tesislerin yatırım teşviklerinden yararlandığı açıklandı. İstanbul dışındaki tüm turizm tesisleri, bölgeleri ne göre bölgesel teşvik tedbirlerinden faydalanma şansına sahip. Bu konuda Türkiye, teşvik sisteminde, ekonomik gelişime göre 6 bölgeye ayrılmış durum- da. Her bir bölgede yapılacak turizm tesisleri, farklı teşviklerden faydalanıyor.
Bunun yanı sıra, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlenen 28 bölge bulunuyor. Bu bölgelerde yapılan yatırımlar Türkiye’nin neresinde olursa ol- sun 5’inci Bölge teşviklerinden yararlanma şansına sahip. Teşvik destekleri kapsamında yatırımcılara, yüzde 6 oranın- dan başlayıp, yüzde 99 oranına kadar teşvik imkânları sağlanıyor. Bu teşvikler yatırım maliyetini ucuzlatma ve işletme döneminde rekabet avantajı sağlayabilmek açısından son derece büyük önem taşıyor.
LÜKSLERDEN EKSİKLERİ YOK
Teşvikler ve Anadolu’daki arazi maliyetlerinin düşük olması, yerli ve yabancıyatırımcıların iştahını artırıyor; ancak üç yıldızlı otelleri yatırımcılar için cazip kı- lan etkenler bununla sınırlı değil. Aynı zamanda, oda sayısının azlığı ve lüksten uzak altyapı ve donanımla da bu segmentte yatırımcıyı daha az maliyet ve daha kısa bir geri dönüş bekliyor. Öyle ki bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, bir tesisin yatak başı maliyeti, beş yıldızdan üç yıldıza düşünce yüzde 50 oranında azalıyor. Mesela lüks bir şehir otelinin yatırımı 150-200 milyon doları bulurken, yatırımın geri dönüşü için yatırımcının en az 10 yıl beklemesi gerekiyor. Oysa üç yıldızlı bir otelin yatırım miktarı nere- deyse beşte birine iniyor; aynı şekilde geri dönüş süresi de beş yıl kısalıyor.
İşte bu nedenle yetkililerin önerisi de nüfusu 1 milyonun üstündeki şehirlerde yatırımcıların orta segment olarak adlandırılan üç yıldızlı yatırımlara yönelmesi. Ancak hemen ekleyelim, bir zamanların tek yatak ve bir küçük tuvalet- ten ibaret olan üç yıldızlı oteller dönemi çoktan geride kalmış durumda. Turizm- de bu sınıfın prestijinin yerlerde sürün- düğü zamanlar ise mazi oldu. Artık onla- rın da oda sayılarının dışında, lüks olarak adlandırılan beş yıldızlı ağabeylerinden eksikleri yok. Hizmet ve servis kalitesi, modern teknoloji, toplantı salonları, restoran ve yemek kalitesiyle, odaların donanımı, hatta dış ve iç mimari tasarımlarıyla bu yatırımlar, konukların talep ettiği tüm konaklama ihtiyaçlarını çok daha makul fiyatlardan sunmayı başarıyor.
“KALİTESİZ” DEMEK DEĞİL
Şehirlerdeki üç yıldızlı standart ama kaliteli otellere iş insanlarının da ilgisi her geçen gün artıyor. Yerli profesyonellerin artık hesabını bilerek iş seyahatlerine çıkıyor olmasının bunda rolü büyük. Özellikle orta sınıf beyaz yakalılar, standardı iyi olan temiz hizmet alacağını düşündüğü otellerde konaklamayı tercih ediyor. Beş yıldızlı otellerdeki pek çok uygulamaya gereksinim duymadıklarından üç yıldızlı otellere yönelmekte sakınca görmüyorlar.
Bu değişimde özellikle üç yıldızlı şehir otellerindeki kalitenin yükselişi- nin büyük rolü bulunuyor. Bu konseptte kalitenin artışında kuşkusuz ya bancı zincirlerin pazara giriş yapmış
olmalarının rolü büyük. Accor Grubu’na ait İbis zinciri bu alanda bir ilki oluştururken, aynı şekilde, Hilton ve diğer şirketlerin de üç yıldızlı markalarıyla Türkiye’de faaliyetini işletmesi, pazarın çıtanı yükseltiyor. Bu trendden yerli otel zincirleri de etkilenmişe benziyor. “Kaliteli bir otelin mutlaka beş yıldızlı olması gerekiyor” algısının hem tüketici hem yerli işletmeciler tarafından yaratılmış olması, bu kategorideki yükselişin belki de en önemli sebebi.
POTANSİYELİ OLAN ŞEHİRLER
Üç yıldızlı yatırım için en cazip bölgelere gelince… Bu konudaki tetikleyici güç sadece arazi maliyetleri ve teşviklerle sınırlı değil kuşkusuz. Türkiye ekonomisindeki dinamiğin Anadolu şehirlerini de kapsama alanına almasıyla, yetkililer ticari hareketlerin yurdun orta ve doğusuna kaydığını belirtiyor.
Başta hava ulaşımı olmak üzere, telekomünikasyon ve altyapısının gelişimi de Anadolu’daki turizm yatırımcılarına yeni ufuklar açıyor.
Türkiye´de nüfusu 1 milyonu aşan 20 kent bulunuyor ve bunların çoğunda önümüzdeki dönemde üç yıldızlı iş oteli yatırımlarında patlama yaşanma- sı bekleniyor. Ancak yatırımcıların şehir seçerken tek kriterleri nüfus değil. Bölgenin sanayi ve ekonomideki büyüme gücünü inceleyen yatırımcılar ve global zincirler, devlet teşviklerine ve bunların yaratacağı fırsatlara da odaklanıyor.
Üç yıldızlı yatırımlar için en uygun şehirler listesi oldukça kabarık. Ancak yet- kililer özellikle üç yıldızlı yatırımlar için arazi maliyetlerinin artık uçtuğu İstanbul, Antalya ve Ankara gibi büyük şehirlerin çok da rağbet görmediği konusunda hemfikir. Öte yandan, yakın dönemde bu kategorideki otellerle kalkınacak şehirler listesinde, sanayide de yükselen Diyarba kır, Gaziantep, Kayseri, Manisa ve Mersin gibi şehirler başta geliyor.
Kültür turizmi, termal ve sağlık turizmi potansiyeli olan şehirler de bu büyümeden nasibini alıyor. Bu kapsamda Adana, Hatay, Afyonkarahisar, Kütahya, Balıkesir, Bursa, Şanlıurfa, Mardin, Van, Sivas, Konya, Erzurum, Trabzon ve Samsun listede başı çekiyor. Bunlardan GAP’ın en avantajlı ili Şanlıurfa, teşviklerden de en fazla yararlanacak 15 il arasında yer alıyor.
Aralarında Tunceli, Şırnak, Kilis, Beypazarı ve Kırşehir’in de olduğu yörelerde birden fazla otel yatırımı devam ediyor. Teşvik bölgesinde yer alan Tunceli, Şırnak, Mardin, Van ve Şanlıurfa da ziyaretçi sayısını ve turizm gelirini son 10 yılda neredeyse yedi kat artırdığından yatırımcıların listesine eklendi. Açıklamalar, otel yatırımı için alınan teşvik belgelerinde Anadolu’nun payının yüzde 24’ten yüzde 79’a yükseldiği yönünde.
HANGİ OTEL TÜRÜ?
Yerli ve yabancı yatırım gruplarına Türkiye’de gayrimenkul danışmanlığı hizmeti veren Pfd Consulting’in araştırması da, hangi ilin, hangi türden otele, ne kadar ihtiyacı olduğunu ortaya koyuyor. 20 Anadolu şehri için yapılan analizlerde, otel zincirlerinin daha önce Ana- dolu’da ekonomik açıdan gelişmiş ya da gelişmekte olan illere, üç yıldızlı yatırımlarla girmeye hazırlandıklarını ortaya koyuyor.
Pfd Consulting tarafından gerçekleştirilen ve 20 Anadolu şehri için yapılan analizlerde, bölgeye gelen turist sayısının inceleniyor ve aralarında Konya, Edirne ve Samsun’un da bulunduğu şehirlerde, otel yatırımlarına acil ihtiyaç olduğu saptanıyor. Adana, Bursa ve Es- kişehir gibi iller, acil ihtiyaç duyanların başında geliyor. Çanakkale, Erzincan ve Nevşehir gibi illerde de orta vadede ihtiyacın artacağına dikkat çekiliyor. Muğla ve Isparta ise potansiyeli değerlendirme- ye açık bölgeler olarak kaydediliyor.
Bu konuda yetkililerin yatırımcılara ilk önerisi, otel yatırımlarında, arazi maliyetinin toplam yatırım maliyetinin için- de yüzde 20-30 arasında kalmasına dikkat etmeleri. Bu nedenle özelikle teşvik kapsamında olan ve bedelsiz arazi tahsisi yapılabilen şehirler, yatırımcılar için daha da cazip hale geliyor.
Üç yıldızlı yatırımlar için en uygun şehirler listesi oldukça kabarık. Ancak yetkililer özellikle üç yıldızlı yatırımlar için arazi maliyetlerinin artık uçtuğu İstanbul, Antalya ve Ankara gibi büyük şehirlerin çok da rağbet görmediği konusunda hemfikir. Öte yandan, yakın dönemde bu kategorideki otellerle kalkınacak şehirler listesinde, sanayide de yükselen Diyarbakır, Gaziantep, Kayseri, Manisa ve Mersin gibi şehirler başta geliyor. Kültür turizmi, termal ve sağlık turizmi potansiyeli olan şehirler de bu büyümeden nasibini alıyor. Bu kapsamda Adana, Hatay, Afyonkarahisar, Kütahya, Balıkesir, Bursa, Şanlıurfa, Mardin, Van, Sivas, Konya, Erzurum, Trabzon ve Samsun listede başı çekiyor. Bunlardan GAP’ın en avantajlı ili Şanlıurfa, teşviklerden de en fazla yararlanacak 15 il arasında yer alıyor.
Birecik Barajı’nın yapımı sırasında bir bölümü sular altında kalan Şanlıurfa’nın tarihi kenti Halfeti’nin de teşviklerle birlikte yatırımcıların gözdesi olması bekleniyor. Bölgeye gelen turist sayısı artarken, konaklamada tesis sıkıntısına çare bulunması ümit ediliyor.
ZİNCİRLER YATIRIM YARIŞINDA
Avrupa ve Türkiye’nin büyük şehirle rinde otel yatırımlarının doyuma ulaşması üzerine, yerli-yabancı otel yatırımcısı ile işletmecileri de Anadolu’ya akın etmeye başladı. Kıyı bölgelerinden sonra şimdi de Anadolu’daki potansiyel yerli ve yabancı firmaların ilgisini çekiyor. Ekin Grubu Araştırma Birimi’nin yerli ve yabancı otel işletme zincir ve grupları ile ilgili araştırması da bu gerçeği gözler önüne seriyor. Buna göre, yabancı ve yerli otel işletme zincir ve grupları, Türkiye’de son yıllarda Anadolu’nun ticaret ve sanayi kentleriyle kültür ve turizm potansiyeli olan bölgelere yönelmiş durum- da. Aynı birimin teşvik belgesine bağlanan turizme yönelik projelerle ilgili araştırması da otel zincirlerinin Anadolu’ya açılmasının hızlandığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, aralarında Hilton, Mövenpick, Radisson, Marriott, Accor, Kempinski gibi yabancı; Dedeman, The Marmara, Divan, Anemon, Rixos, Limak gibi yerli işletmelerin bulunduğu gruplar, bir süre önce başlattıkları Anadolu’ya yönelme girişimlerini hızlandırarak sürdürü- yor. Yerli ve yabancı otelcilik firmalarının açıkladığı planlarında, büyük bölümü Anadolu’ya yönelik olan çok sayıda proje bulunduğu belirtiliyor. Bunlardan Ramada markasıyla Türkiye´de bulunan Amerikalı Wyndham Otelleri de, yeni markalarıyla Anadolu’da iş adamlarının tercihi olacak. Grup, üç yıldızlı Days Inn ve dört yıldızlı Tryp markaları için franchise yoluyla büyümeyi planlıyor. Yatırımcı kimliğinden çok işletmeci kimliğiyle Anadolu’daki faaliyetlerini genişletmeyi hedefleyen diğer gruplar da, A plus markalarının yanı sıra, üç yıldızlı markalarıyla Türkiye pazarına giriş yapıyor.
GÖRÜŞLER…GÖRÜŞLER…GÖRÜŞLER…
Murat ERSOY/ Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı
“Kalkınma planı yatırımlara yön verecek”
Üç yıldızlı otellerinin özellikle son on yılda Türkiye’de yükselişinin ardında, dünyadaki ticaret hacminin genişlemesi, piyasaya yeni oyuncuların çıkması, yeni ürün ve yeni trend taleplerinin artması gibi sebepler var. Türkiye ekonomisinde özellikle son yıllarda istikrarın devam etmesi, İstanbul başta olmak üzere, bazı büyük şehirlerimizdeki ekonomik ve kültürel hareketlerin artmasına neden oluyor. Yerli ve yabancı zincir oteller Türkiye ekonomisindeki gelişmenin turizm sektörüne yansımalarını takip ediyor. Hal böyle olunca, başta İstanbul olmak üzere tüm şehirlerimizde otel yatırımlarına talep hızla artıyor. Uygulanan ilave teşvik tedbirleri, özellikle otel imarlı arsa temini ve tahsisiyle yatırımcıların ilgisi, önümüzdeki yıllarda da artarak devam edecek.
Türkiye’de tatil yörelerindeki oteller son derece konforlu, dört ve beş yıldızlı otellerden oluştuğu için, üç yıldızlı otel yatırımları bu bölgelerde çok fazla talep görmeyecektir. Üç yıldızlı otel yatırımları için büyük şehirlerin daha elverişli olduğunu düşünüyoruz. Bu kategori, yatırım maliyetinin azlığı ve geri dönüşlerinin kısalığıyla cazip yatırımlar olarak yakın zamanda daha çok dikkat çekecek. Özellikle Güneydoğu sorununun çözülmesiyle beraber hükümetin Doğu Anadolu şehirleri için kalkınma planını hayata geçirdiğini eklemek isterim. Yatırımcıların üç yıldızlı yatırımları için ekonominin büyüyeceği bölgeleri seçmeleri akıllıca olacaktır.
Mehmet ÖNKAL / BDO Turizm Danışmanlığı Yöneticisi
“İstanbul’un gelişen bölgelerinde de 3 yıldızlı oteller yükselecek”
Yatırımcıların üç yıldızlı otellere odaklanmasında bir diğer etken, konaklayanların da artık dört veya beş yıldızlı otellere alternatif arıyor olmaları. Dünyadaki bu dönüşümden Türkiye de payını alıyor. Toplam pazarın içinde üç yıldzlı otellerin payının önümüzdeki dönemde daha çok yükseldiğine tanık olacağız. Özellikle yatırımda yaklaşık yüzde 15-20, işletmede ise en az yüzde 10 avantaj sağlayan üç yıldızlı oteller, yatırımcının da gözbebeği olacak. Anadolu’nun yanı sıra İstanbul da bu dönüşümden nasiplenecek. Özellikle şehrin yeni yükselen finans ve ticaret merkezlerinde bu tür yatırımların artacağını öngörüyoruz. Yabancı zincirlerin de üç yıldzlı markalarını getirmek için bir yarışa girmeleri de bunu kanıtlıyor.
Osman AYIK / TÜROFED Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı
“7 bin kişiye iş imkanı yaratılacak”
Türkiye son üç yılda dünya, Avrupa ve Akdeniz çanağında yaşanan önemli gelişmelerden, bölgesel istikrarsızlıklardan kayıpsız sıyrılmayı başardı. Türk turizmi 2013 yılında da pozitif büyüme rakamlarını yakaladı. Sektörün olumlu gidişatı, teşvikli yatırımların artmasına yol açıyor. Yılın ilk yarısında 161 yatırım projesi için 1.8 milyar liralık yatırım teşviği alındı. Sektör 131 yeni yatırımla, 30 bin dolayında yeni yatak ve 7 bin dolayında yeni istihdam yaratacak. Komple yeni yatırımı öngören 131 projede, 7 bin 164 kişiye iş imkanı sağlayacak.
Kısa bir süre öncesine kadar teşvikler ağırlıklı olarak beş yıldızlı yatırımlar için alınıyordu. Günümüzde üç ve dört yıldızlı otelerin de tercih edildiğini görmekten son derece memnunuz. Teşvikleri incelediğimizde, üç ve dört yıldızlı otellerin yüzde 36-37’lik oranla ilk sırada olduğunu görüyoruz. Öte yandan turizmin en kolay ve en ucuz iş imkanı yarattığını da göz önünde bulundurmamızda yarar var.
Yapılacak yeni tesislerde yaratılacak iş olanakları açısından en büyük pay yüzde 36 ile Antalya’nın olacak. Antalya’yı yüzde 16 payla İstanbul izliyor. Diğer yandan en çok iş yaratacak iller arasında Muğla, Hatay, İzmir, Mersin, Kayseri, Kocaeli, Gaziantep ve Yalova da dikkat çekiyor.
Selen ERSÜ / Ever Turizm Yönetim Kurulu Başkanı
“10 yılda, 30 şehir oteli açacağız”
Otelcilik sektörüne, 2006 yılında Ankara’daki Mega Residence Hotel ile adım attık. İkinci adımı Wyndham Hotel
Group’un dört yıldızlı markası RamadaEncore’un ilk halkasını İzmir’e kazandırarak atıyoruz.
Wyndham Hotel Group ile ilk olarak 2012 yılında İzmir’de Ege Park Balçova’nın içindeki 22 katlı binayı otele dönüştürmek için bir araya ve bunların yaratacağı fırsatlara da odaklanıyor.
geldik. Bu markanın en önemli özelliği ‘Select Consept’ olması. Bu konseptte, gecelik konaklama ücretleri 70-80 euro civarında. Konuklara ihtiyaç duydukları her türlü konfor sunuluyor. Ancak, spa, bar ve restoran gibi işletmeciye ekstra maliyet getiren fonksiyonlar bulunmuyor. Böylece konuklara cazip fiyatlardan konaklama imkanı sunuluyor. RamadaEncore markasıyla 2016 –2023 yılları arasında potansiyeli yüksek olan Anadolu’daki şehirlere yayılacağız. 10 yılda, 320 milyon euro yatırım yapmayı hedefliyoruz. Bu marka altındaki otelleri İzmir ve İstanbul’dan sonra Şanlıurfa, Gaziantep, Çorum, Tekirdağ, Kayseri, Hatay, Eskişehir, Sinop, Konya, Ordu, Van ve Malatya’da da açarak, tüm Anadolu’ya yayılmayı planlıyoruz.
Yayın yeri ve tarihi: Para Dergisi, Ekim 2013