Alman oto devleri Çin’de büyüyor

BMW Çin Ar-Ge Merkezi, 15 Mayıs 2018 tarihinde Beijing’in Shunyi bölgesinde  faaliyete geçti. Merkez, BMW Ar-Ge’nin şimdiye kadar Almanya dışındaki en büyük bölümünü oluşturuyor.

BMW’nin ABD, Japonya, Güney Kore ve Çin’deki tüm tesislerinden daha büyük olan merkez, ebatlarıyla, şirketin ABD’nin Kaliforniya eyaletinin kuzeyindeki Silikon Vadisi’nde bulunan Ar-Ge merkezini bile geride bırakıyor. Daimler AG’nin yönetim kurulu başkanı ve Mercedes-Benz Cars’ın patronu Dr. Dieter Zetsche, hızla büyüyen otomobil sektörünün Çin’in tırmanan ekonomik gelişmesinin mükemmel bir örneği olduğunu söylüyor.

Küresel otomobil sektöründe yaşanan reformun beraberinde getirdiği zorluklarla boğuşan uluslararası otomobil üreticileri, Alman şirketleri örneğinde olduğu gibi, gelecekte rakiplerine karşı avantaj elde etmek amacıyla Çin’e yatırımlarını hızlandırıyor.

BMW AG’nin yönetim kurulu başkanı Harald Krüger’ün belirttiği gibi, yeni normal sürecine giren Çin ekonomisini ileride hem zorluklar hem de fırsatlar bekliyor. Krüger, Çin pazarında büyümek isteyen çokuluslu şirketler için işbirliğinin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Elektrikli otomobil 2020’de

Üç Alman oto devi açısından Çin pazarının belirleyici bir role sahip olduğu uzun süredir kabul edilen bir gerçek. 2018’de Volkswagen dünya genelinde 10.83 milyon otomobil sattı ve bunların 4.2 milyonunu Çinli müşteriler satın aldı. Çin, aynı zamanda, BMW ve Mercedes’in de en büyük pazarı haline geldi. Örneğin Mercedes-Benz, Çin’de ABD ve Almanya’daki satışlarının toplamından daha fazla araç satıyor.

Yerelleşme stratejilerinin bir parçası olarak üç şirket de Çin’de araştırma yatırımlarını artırdı, özellikle de yeni enerji araçları alanında. Beijing Benz Çin’de ürettiği elektrikli araçlara ve enerji hücrelerine yatırım yapacak. BMW de kısa süre önce, ilk sadece elektrikli otomobili BMW Ix3’ü 2020’de Çin’de üreteceğini ve satışa sunacağını açıkladı. Bu elektrikli araçlar Çin’de üretildikten sonra dünyanın dört bir yanına ithal edilecek.

Dolayısıyla Çin, BMW için sadece bir tüketim pazarı olmaktan çıkıp yavaş yavaş bir yenilik üssüne dönüşecek.  2018’de BMW’nin Ar-Ge harcaması, bir önceki yıla göre yüzde 12.8 artarak 6.89 milyar euro (7.73 milyar ABD $) oldu. BMW, ayrıca, Beijing, Şanghay ve Shenyang’da kapsamlı bir Ar-Ge ağı kurdu; bu ağda her merkez diğerlerini tamamlayan farklı işlevler yerine getiriyor.

Volkswagen AG önümüzdeki iki yıl içinde Çin’de yeni enerji araçları kapsamına giren 30’dan fazla modelin tanıtımını yapmayı planlıyor. Ayrıca 2020’de Çin’de büyük ölçekli elektrikli araç üretimine hazırlık olarak—Volkswagen’ın modüler elektrifikasyon alet takımı adını verdiği—bir araç testi yönetim platformu devreye girecek.

Teknolojik işbirliği

Alman oto devleri Çin’deki fırsatları değerlendirmek için ülkenin BAT (Baidu, Alibaba, Tencent) olarak bilinen üç internet deviyle 2018’den bu yana işbirliği yapıyor. Örneğin BMW, Baidu’nun sürücüsüz araç platformu Project Apollo’ya katıldı. Ayrıca Tencent’le akıllı seyahat hizmeti sistemi geliştirmek için işbirliği yapıyor ve Alibaba’nın akıllı ev hoparlörü TmallGenie’yi yeni araçlarında kullanıyor.

Krüger, Çin’in yapay zekanın yanı sıra konuşma tanıma, otopilot, güvenli sürüş gibi yeni teknolojilerde üstlendiği öncü rol sayesinde küresel otomotiv sanayiinin dönüşümünü hızlandırdığını söyledi. Çin de bu süreçte stratejik bir pazardan dünyanın en büyük yetenek bankasına sahip küresel bir değer yaratma merkezine dönüştü.

Diess de Krüger ile aynı kanıdaydı. Çinli şirketlerin yenilikte hızlı ve verimli olduğunu, bunun takdir edilmesi gerektiğini söyleyen Diess, Çin’in yeni şirketlerini ve mobil hizmet sağlayıcılarını yaratıcılıklarından ötürü ve piyasaya çabuk tepki verdikleri için tebrik etti.

2 Temmuz’da, Çin’in Hainan eyaletinde düzenlenen Dünya Yeni Enerji Araçları Kongresi’nde (WNEVC 2019) yayımlanan “Boao Mutabakatı”, 2035 itibarıyla küresel yeni enerji araçlarının yüzde 50’lik bir pazar payına ulaşmasını ve küresel otomotiv sanayiinin elektriğe dönüşünün hızlandırılmasını amaçlıyor.



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.