Çin ile ilişkiler nasıl olacak?

Batılı politikacılardan bazıları ve medya kuruluşları son zamanlarda Çin ile ilişkilerin asla onarılmayacağını iddia ediyor.

Global Times’ın haberine göre, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, nisan ayında yeni tip koronavirüs salgını sonrasında Çin ile ticaretin eskiye dönemeyeceğini söyledi. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avustralya’dan da kimi siyasetçiler ve medya organları da benzer yorumlarda bulundu. Çin’in bazı Batı ülkeleri ile ilişkileri artık geçmişe dönemiyor. Dünya bir yüzyılda görülmeyen derin değişimler geçirmekte.

Yeni tip koronavirüs salgını insanların dünya düzeni hakkındaki düşüncelerini daha da kışkırttı. Değişen bir dünyayla karşı karşıya olan tüm ülkeler dış ilişkilerini buna göre ayarlıyorlar. Bununla birlikte, bazı Batılıların endişelerinin dünya düzeninin evrimi ile ilgili olmadığı görülüyor. Bu aktörler, Çin’e karşı tek taraflı olarak hoşgörü gösterdiklerine inanıyor ve gelecekte Beijing’e daha sert davranmaları gerektiğini düşünüyor. Gerçekte, bu ülkelerin Çin ile ilişkileri asla sözde hoşgörü üzerine kurulmamıştır.

Karşılıklı yarar ilkesi

Çin’in diğer ülkelerle ilişkilerinin temeli karşılıklı yarar ve karşılıklılık üzerine kuruludur. Bu ülkeler Çin ile ilişki kurarak kendi çıkarlarına hizmet etmişlerdir. Çin, diğer ülkelerin içişlerine karışmama ilkelerine bağlıdır ve hangi yönetim şekli olursa olsun saygı duyar. Sorun şu ki, bazı Batılı ülkeler Çin ile kurdukları önceki ilişki biçime devam etmek istemiyorlar. Kendilerini Çin’e dayatmak istiyorlar ve böyle bir davranış açıkça ideolojik hegemonyadır.

Söz konusu yeni tip koronavirüs olunca, Çin konuştuğundan daha fazla eylem sergiliyor. Çin yönetimi insanların hayatını korumak için ekonomik gelişimini feda etti. Sürecin başından bu yana yönetimi gelişmeleri sadece ülkesinde yaşayan insanlara değil aynı zamanda Dünya Sağlık Örgütü ve ABD gibi uluslararası örgüt ya da ülkelere şeffaf biçimde zamanında bildirdi. Elbette bu Çin’in her şeyi olması gerektiği gibi mükemmel yaptığı anlamına gelmez. Yeni tip koronavirüsle mücadelede hâlâ doldurulması gereken boşluklar var. Buna karşılık, bazı ülkeler virüsün yayılmasını ihmal ederken sadece ekonomi ve seçim sonuçlarını dikkate alıyorlar.

Modası geçmiş görüşler

Batılı politikacıların bazıları dar ideolojik görüşleri nedeniyle Çin’in salgın karşıtı deneyiminden öğrenmeyi içgüdüsel olarak reddetti. Çin’in performansının objektif biçimde değerlendirmenin kendi değerlerine ihanet olacağından korkuyorlar. İlginçtir ki, Çin ile ilişkilerin geçmişe dönemeyeceğini iddia eden koro üyeleri Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda, İngiltere ve ABD’nin dâhil “Beş Göz” isimli istihbarat ağından geliyor.

Dünya artık tamamen değişti. Çin ile ilişki kuracak bu ülkelerin sözde ahlaki üstünlük yanılsamasını yeniden gözden geçirmeleri gerekiyor. Bu ülkeler Çin’i sorumsuzca suçlamasaydı ya da küçümseyerek çıkışmasaydı ilişkiler şimdi bulunduğu yere gelmezdi. Modası geçmiş zihin yapısı bu ülkelerin Çin ile kazanç sağlayacak bir şekilde müzakere etmelerinin geçmişte olduğu gelecekte de önüne geçecek.



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.