Çin’in 2020 Deneyimi Önem Taşıyor

2020 yılı yeni tip koronavirüs (Covid-19) nedeniyle ekonomide küresel boyutta çalkantılara neden oldu. Yıl sonu yaklaşırken gelen aşı haberleri 2021 yılı için umut olurken, uzmanlar risklerin devam ettiği uyarısında bulunuyor.

Akademisyen Altay Atlı, CRI Türk’te Samet Demir‘in hazırlayıp sunduğu “Ekonomi Basını” programına konuk oldu. Atlı, 2020 yılındaki ekonomik görünümü ve 2021 yılından beklentileri değerlendirdi.

Pandemiye rağmen 2019 rakamları geçildi
2020 yılının dünya için zor bir yıl olduğunu belirten Altay Atlı, ekonomide üretimin ve tüketimin durma noktasına gelmesinin zorlukları artırdığına dikkati çekti.

Dünya Bankası ve IMF’in tahminlerinin küresel ekonomi için yüzde 5 civarında bir küçülme öngördüğünü ifade eden Altay, “2020 yılının, bazı ülkeler için büyüme ile tamamlanacağı öngörülüyor. Bunlardan biri de Çin. Çin’e daha yakından bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Çin, pandemiyi ilk yaşayan ülke oldu. Önlemleri ilk alan, ekonomideki kapanmayı ilk yaşayan ve sonra ilk açılan ülke oldu. Dolayısıyla Çin’in 2020 deneyimi önem taşıyor. 2019’un son günlerinde virüsle ilgili haberler geliyordu. Ocakta bu iyice ortaya çıktı” dedi.

Şubat ayında Çin’in ciddi şekilde önlemler almaya başladığını hatırlatan Atlı şöyle devam etti: “Ekonomiden gelen verilere baktığımızda, şubat ayında sert bir düşüş yaşandığını görüyoruz. Önlemler alındı, pandemiye karşı bu önlemlerin büyük ölçüde işe yaradığını da gördük. Ekonomik hayat kademeli olarak normale dönmeye başladı. Aylık rakamlara bakacak olursak, üretim rakamlarının daha önce toparlandığını görüyoruz. İhracatın tekrar toparlanması yaz aylarını buldu fakat ihracat da son birkaç aydır ciddi toparlandı. Yatırımlar da ağustos gibi toparlanmaya başladı. Çok ciddi belirsizlik sürecinin ardından bu da gayet normal. Eylül ayına geldiğimizde tüketim rakamlarının da tekrar pandemi öncesi seviyelere gelmiş hatta onları geçmiş olduğu bir durum var. Zaman içinde ekonomi verilerini, 2019 ile pandemi öncesiyle kıyasladığımızda aynı rakamlara ulaşılmış hatta onların da geçilmiş olduğunu görüyoruz. Bunun sonucu olarak da 2020 yılını Çin’in büyüme ile kapatması öngörülüyor.”

Çin ekonomisi beklenenden hızlı normalleşti
Dünya Bankası’nın raporuna göre, Çin ekonomisinin normalleşmesinin beklenenden daha hızlı gerçekleştiğini söyleyen Altay Atlı, Dünya Bankası’nın, Çin’in 2021 yılında yüzde 7,9 oranında büyümesini öngördüğünü bildirdi. Pandemi sürecinde yaşanan belirsizlikler nedeniyle yatırımların gerçekleştirilemediğine vurgu yapan Atlı, yatırımların da normalleşme sürecinde artışa geçtiğini aktardı.

Küresel ekonomide risklerin devam ettiğini de anımsatan Atlı, kamu yatırımlarının yanı sıra özel sektör yatırımlarının da yavaş yavaş devreye girmesi gerektiğini ve Çin’in gelecek yıl çevre dostu yatırımların artırılmasının isabetli olacağını kaydetti.

2020 yılında Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in “Çifte Dolaşım” yaklaşımıyla içteki dolaşımın güçlendirilmesinden bahsettiğinin altını çizen Altay Atlı, “Bunun 2021’de nasıl gelişeceğini göreceğiz. Çin birkaç yıldır arz tarafındaki reformlardan bahsederken artık talep tarafındaki iyileştirmelerden bahsediliyor. Bu da büyük ölçüde içerdeki tüketimle de ilgili bir şey. Yani tüketicinin alım gücünün güçlendirilmesi ve çeşitlendirilmesi ön planda olacak. Bir yandan küresel ekonomiyle bağlantılı kalıp bir yandan da içerde mümkün olduğunca kendi kendine yeterli olmak, dışardan gelebilecek şoklardan mümkün olduğunca az etkilenmek hedef olacak. Bunun ilk sinyallerini de almaya başladık.” dedi.