LINGNAN’IN UNUTULMAZ KADİM ŞEHRİ WUZHOU

Kadim Wuzhou şehri, iki eyaletin beşiği kabul edilir. Song Hanedanlığı döneminde İmparator Taizong Wuzhou’nun doğusundaki bölgeyi Guangdong, batısındaki bölgeyi Guangxi olarak ayırır. Bugün şehir alımlı doğal güzelliği ve sanayisinin yanısıra antik kültürüyle tanınıyor.

(WU MEILING /CHINA TODAY TÜRKİYE)–Wuzhou, ayrıca,bir Doğal Orman Şehri, sentetik kıymetli taşların dünya başkenti, geri dönüşüm ve yeşil enerjide ulusal model olarak biliniyor. Meşhur Kung Fu romancısı Liang Yusheng’in hikayelerinden biri Wuzhou’nun muhteşem doğal harikaları arasında geçiyor.

Wuzhou, nehirlerin etrafında kurulmuş bir şehir ve su yolları kentin kalbinde yer alıyor. Xunjiang ve Guijiang nehirleri burada birleşip doğuya, Guangdong’a doğru akan ve Güney Çin Denizi’ne dökülen Xijiang Nehri’ni oluşturuyor. 4 bin yıllık bir medeniyet ve 2 bin yıllık bir kent olarak Wuzhou, Çin’in en tanınmış kentlerinin başında geliyor.

Şehrin adının geçmişi, Yao ve Shun imparatorlarının hükümdarlığı sırasındaki ilkel Cangwu kabilesine kadar geri gidiyor. Cangwu, adını bölgede Çin şemsiye ağaçlarının (wutong) ve bunların koyu yeşil renginin bolluğundan alıyordu. Tarihi olarak Wuzhou, Deniz İpek Yolu’nun önemli ticaret limanlarından biriydi. İlk başta Guangxin beldesi olarak bilinen bölgenin adı, Sui Hanedanlığı (581-618) sırasında, 583 yılında Cangwu olarak değiştirildi. Wuzhou adı, ilk olarak Tang Hanedanlığı (618-907) sırasında, 621 yılında ortaya çıktı.

TARİHİ TİCARİ LİMAN

Eski Britanya Konsolosluğu.

Bölgenin Baiyue halkının beş katı nüfusa sahip yeni sakinleri, Merkez Ovaları kültürünün yörede kök salmasını sağladı ve bunun sonucunda Han ve Baiyue doğal dillerinin bir karışımı olarak Kanton lehçesi ortaya çıktı.

M.Ö. 206’da Qin Hanedanlığı çöktü ve ülkeye kaos hakim oldu. Beş Sıradağlar’ın güneyindeki bölge savaş ağalarının kontrolüne girdi. Eski hanedanlığın generallerinden Zhao Tuo, güneyde Nanyue Krallığı’nı kurdu ve kuzeni Zhao Tuo’yu Cangju Prensi ilan etti. Sonrasında şehrin tarihinin başlangıcını işaretleyen bir kale inşa edildi. Burası, Guangxi’nin tarihi kayıtları bulunan ilk yerleşim yeriydi. 2 bin 100 yıl önce, Lingqu Kanalı’nın Yangtze Nehir sistemini İnci Nehri’yle birleştirmesinin ardından şehir Beş Sıradağlar’ın güneyindeki bölgenin en zengin ticaret limanı haline geldi.1897’de Qing İmparatoru Guangxu’nun hükümdarlığı sırasında Wuzhou resmi ticaret limanı ilan edildi. Sonrasında Guangxi’nin iç kısımdaki en büyük ticaret üssü haline geldi. Bugün eski şehir hakkında pek çok şeyi Britanya’nın eski Baihe Hill büyükelçiliğinden öğrenebilirsiniz.

WUZHOU’DA DİN

Budizm Hindistan’dan Çin’e, kadim ticaret yolları İpek Yolu ve Deniz İpek Yolu üzerinden geldi. Deniz İpek Yolu’nun önemli bir kavşağında bulunan Wuzhou, Budizm etkisine giren ilk şehirler arasındaydı. Doğu Han Hanedanlığı (M.S. 25-220) sırasında,Wuzhou’nun yerlilerinden Mouzi, Konfüçyusçuluk ve Taoculuk’un çeşitli unsurlarını da birleştirerek Çin’in ilk Budist metnini kaleme aldı.

Budizm Çin’e erken bir dönemde gelmiş olsa da yöre halkı hala Ejderha Ana dinine inanıyordu. İnci Nehri Havzası’nın halkı için, Ejderha Ana,Çin Taoculuğu’na has güçlü bir yerel tanrıçadır. Guijiang Nehri’nin kıyısında Ejderha Ana için inşa edilmiş bir tapınak vardır. Kuzey Song Hanedanlığı (960-1127) sırasında yapımı tamamlanan tapınak 100 bin metrekarelik bir alanda kurulu.Tapınakta 38 metre uzunluğunda bir Ejderha Ana heykelinin yanı sıra Qing Hanedanlığı’nın saygın isimlerinden Fu Honglie’nin heykeli bulunur. Fu sıradan halka gösterdiği şefkat ve cömertliğiyle tanınır.

ESKİ MİMARİ, EBEDİ İHTİŞAM

Eski şehrin merkezi eskiden kalma kemerli evlerle dolu.

Bölgenin sel riski yüksek alttropik ikliminden ötürü Wuzhou’da eski zamanlardan beri kemerli evler gözde ve yaygındır. Kemerli evlerin ilk katı genelde dükkan olarak kullanılır. Ev sakinleri ikinci katta yaşar.

Sel bastığında dükkan sahipleri dükkanın önüne tuğla yığarak işlerini her zamanki gibi sürdürebilir. Su ikinci kata ulaştığı takdirde binanın dış duvarlarına kayıklarını bağlar ve üst kattaki pencereleri kapı olarak kullanırlardı.

Bu sayede şehir Venedik’e benzedi. Demir kasnaklar ve hareketli tahta kapılar, Wuzhou’nun sembolleri haline geldi. Kemerli konaklar eski şehrin merkezinde bulunuyor. Bu bölgeyi dolaştığınızda tarihte gezintiye çıkmış gibi oluyorsunuz. 22 sokak boyunca uzanan farklı tarzlarda 560 kemerli ev şehrin antik geçmişini hatırlatıyor. Yüzlerce yıl sonra bile bu evler şehrin en büyüleyici unsurlarının başında geliyor.

CANGWU: BÖLGENİN İSİM “FOSİLİ”

Wuzhou şehrine bağlı Cangwu ilçesi, şehrin kuzeyinde. Wuzhou kentmerkezinden 20 dakika uzaklıkta,Cangwu ilçesinin meşhur Liubu çay bahçeleri bulunuyor. 73 hektarlık alana yayılan çay tarlaları, çay yaprakları toplayan hasır şapkalı kızlarla süslenmiş devasa bir yeşil tabloyu andırıyor.

Tengxian ilçesine bağlı Taiping kasabasındaki Arslan Dağı.

Liubu çayı, Qing Hanedanlığı’ndan İmparator Jiaqing’in (1760-1820) hükümdarlığı sırasında kendine has areka-fındık aromasıyla meşhur oldu. Çay, mide ve bağırsak hareketlerini düzenlediği için Guangdong ve Guangxi halkı tarafından yaygın bir şekilde ilaç olarak da kullanılıyor. Tengxian ilçesinde kültürel ve doğal güzellikler her yerde. İçlerinde en dikkat çekicisi, kızıl kumtaşından sarp uçurumlar içeren Danxia arazi yapısını bünyesinde barındıran Shibiao Dağı.Beiliu Nehri ile Siluo Nehri’nin kesiştiği bölgede yer alan Shibiao Dağı ulusal 4A turizm bölgesi. Dağ, sarayların önündeki süssütunlarını (Çincesi Huabiao) anıştıran iki tepeden alıyor adını.Kıvrılarak akan Siluo ve Beiliu nehirleri dağa canlılık katıyor ve bölgede rafting popüler bir boş zaman etkinliği. Kızıl kumtaşı, yeşil su, altın sarısı nehir kenarı ve yemyeşil bambular muhteşem bir doğal manzara oluşturuyor.

CENXI: SAKLI KALMIŞ DOĞAL BİR MUCİZE

Çince’de cen yüksek ve küçük tepe demektir; xi de bir vadideki dar akarsular anlamına gelir. Cenxi, Wuzhou’nun altın, gümüş, kurşun, çinko ve demir gibi mineral kaynaklar açısından zengin bir ilçesi. Ama Cenxi en çok devasa kızıl granit rezervleriyle tanınır. Çin’in en büyük granit üretim merkezi olan ilçe, ülkenin “granit başkenti” olarak da anılır.

Kanton lehçesindeki Guangdong Operası Wuzhou’da çok gözde.

Cenxi kenti, aynı zamanda, aralarında Huanghua Nehri, BaishuangjianTurizm Bölgesi ve Tianlongding Dağı Parkı’nın da bulunduğu çok sayıda turistik cazibe merkezine ev sahipliği yapıyor.

Huanghua Nehri, Cenxi’nin en büyük akarsuyu. Efsaneye göre, eski zamanlarda nehrin iki yakası da yaban kasımpatılarıyla kaplıymış. Solan çiçeklerin su yüzeyini kaplamasıyla nehir sarı bir renge bürünürmüş.

Adı da buradan geliyor zaten; Huanghua Çince’de sarı çiçek demek. Bugün ise nehir kenarı yemyeşil bambu ormanlarıyla dolu; bambuların berrak nehir suyundaki aksi muhteşem bir doğa manzarası oluşturuyor. Baishuangjian Turizm Bölgesi’nde turistler Baishuang Şelalesi’ni görmeye gidiyor ve Baishuang Suyolu’nda rafting yapıyor. Genişliği yaklaşık 20 metre olan ve 80 metre yüksekten dökülen Baishuang Şelalesi’nde, hiç dağılmayan sis ve kükreyen şiddetli suçok görkemlibir manzara oluşturuyor.

MENGSHAN: DİNLENCENİN KUTSANMIŞ TOPRAKLARI

Mengshan, kung fu hikayeleri yüz milyonlarca okuyucuyu büyülemiş ünlü romancı Liang Yusheng’in memleketi. Ancak Mengshan bir başka nedenden ötürü de meşhur: Taiping İsyanı. 1851’de Mengshan (o zamanki adıyla Yong’an) Taiping Kutsal Krallığı’nın başkentiydi. Bugün bilme krallıktan kalma kadim şehir duvarları, tapınaklar, surlar ve evler, tarihin o harikulade döneminin hikayelerini anlatıyor.

Mengshan’ın Tianshu Geçidi de tanınmış bir turizm bölgesi. Geçidin adı, geçidin hemen ağzında doğal bir şekilde ortaya çıkan, Çince天 (tian) karakteri şeklindeki arazi biçiminden geliyor. 13 kilometre uzunluğundaki vadide berraklığıyla büyüleyici bir su akıyor. Suo kadar temiz ki dere yatağındaki balıkları ve taşları görebiliyorsunuz; adeta turistleri içine atlamaya davet ediyor.



Yazar: Kerem Kofteoglu
1963’te Mardin’de doğdu. İlk ve lise eğitimlerini İstanbul’da tamamladı. Dünya gazetesinde Reklam Bölümü'nde işe başladı. Sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nı takip eden muhabirlerden biri oldu. Daha sonra sırasıyla Hürriyet Gazetesi’ne bağlı haftalık Ekonomist Dergisi ve Sabah grubunun Para dergisinde çalıştı. Bir dönem Turizm Yazarları Derneği’nin (TUYED) Başkanlığını yürüten Köfteoğlu, halen çeşitli dergilerde serbest gazetecilik yapıp, bazı kurumlara basın ve turizm danışmanlığı hizmeti veriyor.