Pekin Büyükelçisi Önen: 4’üncü Başkonsolosluğu Chengdu’da Açıyoruz

T.C. Pekin Büyükelçisi Abdulkadir Emin Önen, iki ülke arasında ilişkilerin 50’nci  Yıldönümünde Çin’de Yunus Emre Kültür Merkezi ve Chengdu’da da bir başkonsolosluğun açılmasında son noktaya geldiklerini söylüyor.

Çin Medya Grubu’ndan Yin Tingting’e konuşan Büyükelçi Önen, Türkiye- Çin ilişkilerinin hakkettiği noktada olmadığını, ülkeler arasında diplomatik ilişki kurulmasının 50’nci Yıldönümünün, ilişkilerin ileriye taşınmasına vesile olacağını umduğunu söyledi. Aşağıda bu açıklamaların bir özetini sunuyoruz.

Kovid-19 salgınından dolayı 2020’nin kayıp bir yıl olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirten Önen şunları söyledi: “Çin’de de salgınla mücadelede belli bir birikim, belli bir tecrübe oluşmuştu. Bu konuda iki ülkenin sağlık bakanlıkları arasında ve bilim kurulları arasında bir tecrübe paylaşımı telekonferanslarla aktarıldı. Son olarak aşı çalışmalarına başlandı. Salgın boyunca nasıl bir iş birliği içindeysek, salgından sonra da ilişkilerimize o şekilde yansıyacaktır diye düşünüyorum.”

Aşı çalışmalarına bilimin ışığında bakılması gerektiğini hatırlatan Önen, “Çünkü aşı çalışmaları hangi ülkede yapıldığından ziyade önemli olan nasıl bir fayda sağlayacağıyla alakalı. Türkiye’de Sinovac aşısının son 3. aşama klinik denemeleri bilim adamlarımız tarafından deneniyor, testler yapılıyor. Türkiye’de Sinovac’tan aldığımız aşı çalışması başladı ve başarılı gidiyor. Umarım ki daha da iyi noktalara gelir bu aşılar ve tüm dünyanın tüm insanlığın faydasına kullanılır” dedi.

“Türk ihracatçısına şanslar”

Salgından dolayı dünya ekonomilerinde ciddi bir daralma yaşanmasına karşın, Çin ekonomisinin büyüdüğüne dikkat çeken Önen bu konuda şöyle konuştu: “Türkiye ekonomisi de çok hızlı toparlandı ve 2020’nin son çeyreğinde de hep pozitif büyümeye girdi. Çin yönetimi, 14. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda 2021-2025 arasında ve daha sonra 2035 yılına kadarki uzun hedeflerini açıkladı. Hem ikili dolaşım hem de inovasyona dayalı kalkınma stratejisi olduğunu görüyoruz. Ülkenin sahip olduğu 400 milyonluk orta sınıf, büyük bir iç dinamizm oluşturuyor. Çin’in ithalatı artıyor. Bu da Türk ihracatçısı ve iş insanının karşısına şanslar çıkarıyor.”

Türkiye’den çıkan ilk ihracat treninin Orta Koridoru kullanarak 12 gün gibi çok kısa bir süre de Xi’an şehrine ulaştığını hatırlatan Önen bu konudaki görüşlerini şöyle açıkladı: “Her iki tarafın da seferleri arttırma noktasında ortak iradeye sahip. İkinci trenin ardından yola çıkan üçüncü trenimiz bor taşıyor. Orta Koridor, bağlantıları arttırıp tedarik zincirlerindeki kopmaları önlediğinden, Kuşak ve Yol üzerinde etkili bir fırsat penceresi açıyor. Aynı zamanda Türkiye ihracatçısı için de yeni bir enstrüman anlamına geliyor. Sadece kara yolu, hava yolu, deniz yolu değil aynı zamanda demiryoluyla da yeni bir güzergahın oluşması Türk ihracatçısının da elini zenginleştiren, elini güçlendiren bir gelişme. Ben Çinli iş adamlarının, Çinli yatırımcıların bu kilit noktada olması, stratejik noktada olan Türkiye’yi daha fazla değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum.”

Yıldönümü etkinliklerinden bazıları

Pandeminin elverdiği ölçüde, iki ülke arasındaki ilişkilerin 50. Yıldönümüne uygun projeleri, siyasal, ekonomik, kültür-sanat alanlarında muhataplarıyla görüştüklerini ifade eden Önen devamında şunları söyledi: “Bu sene içinde yapacağımız etkinlikler için başta dışişleri nezdinde olmak üzere birçok görüşme gerçekleştiriyoruz. Türkiye Çin ilişkilerinin hakkettiği noktada olmadığını düşünüyorum.  Umarız ki 50 Yıldönümü, ilişkilerimizi daha ileriye taşıyacağımız bir dönem olur. 50. Yıldönümü vesilesiyle, iki ülke arasındaki stratejik anlamdaki iş birliğinin, ileriye taşınarak ekonomik yatırım ve ihracatın artmasına vesile olacağını düşünüyorum.”

Türkiye Çin’de, Çin’in Türkiye’de görünürlüğünü, farkındalığını arttırmaya yönelik faaliyetler yaptıklarını belirten Önen, açıklamalarını şöyle noktaladı: “Planladığımız faaliyetleri 2021 yılında adım adım gerçekleştireceğiz. Bunlardan biri olan Yunus Emre Kültür Merkezi’nin açılması müjdesini inşallah birkaç ay içinde vereceğiz. Türkiye’nin Şanghay, Guangzhou ve Hong Kong’dan sonra dördüncü başkonsolosluğunu Chengdu’da açıyoruz. Bu noktadaki çalışmalarımız son noktaya geldi. Kadim dostluğa sahip Türkiye ile Çin birkaç yıl değil, en az 10 yılı, 20 yılı belki de 50 yılını hesap ederek bir planlama içine girmeli. 50. Yıldönümünde inşallah biz bunları bir noktada ileri taşımak için elimizden geleni yapacağız. Yeniden Asya perspektifinde Çin’in çok çok önemli bir yeri var. Bizler bunu biliyoruz ve bu noktada çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz.”